Kapıya gelen kışa, Ankara'ya ve eve alışmaya çalışıyorum. Gerçekten eve ve eşyalara alışmam için bir süre "oryantasyon çalışması"na katılmam gerekebilir. Çünkü az evvel salonun tam ortasına, radyatörün dibine yerleştirdiğim çamaşır kurutma telini gözüme soktum. İnanılır gibi değil ama resmen üst telin köşesi tam gözümün içine girdi, Allahtan yuvarlak olan kısımdı çıkarmadı gözümü, yine de hafiften kanlı bir görünüm aldı kendileri, umarım morarmaz da insanların kinayeli "Geçmiş Olsun" larına açıklama yapmak zorunda kalmam:)) Bizim köyde çamaşırları balkona asarız kış bile olsa, böyle çamaşır tellerine falan alışık değilim ki.
Ruhumun kepenkleri inik bir süreliğine. Kendi kuytuma çekildim aydınlatmaya çalışıyorum kararan yerleri. "Mahur Saz Semaisi" konumundayım yani bu ara. Onu dinlerken de şu kitabı okuyorum:
Eğlenceli bir kitap, ismi dersen harika, meyveleri anlatıyor ve görünümü çok güzel; siyah ciltli, bir de renkli kuşe kağıttan kapağı var. Bu haliyle bana kakao oranı yüksek, içi meyveli kocaman bir çikolatayı anımsatıyor.
Ruhumun kepenkleri inik bir süreliğine. Kendi kuytuma çekildim aydınlatmaya çalışıyorum kararan yerleri. "Mahur Saz Semaisi" konumundayım yani bu ara. Onu dinlerken de şu kitabı okuyorum:
Eğlenceli bir kitap, ismi dersen harika, meyveleri anlatıyor ve görünümü çok güzel; siyah ciltli, bir de renkli kuşe kağıttan kapağı var. Bu haliyle bana kakao oranı yüksek, içi meyveli kocaman bir çikolatayı anımsatıyor.
Kitap okumadığım zamanlarda yaklaşan yılbaşının konseptine uygun eğlencelikler yaratıyorum, kepenklerin aralıklarından biraz ışık sızsın diye, Noel Baba'lı kupada kardan adamlı kış çayı içmek gibi çocukca şeyler. İçimdeki çocuğun şımartılmaya ihtiyacı var bu ara, kendini ihmal edilmiş hissediyor.
Neyse, ben kaçtım. "Kızılcık"da kalmıştım, gidip okuyayım ne marifetleri varmış. Görüşmek üzere...
Neyse, ben kaçtım. "Kızılcık"da kalmıştım, gidip okuyayım ne marifetleri varmış. Görüşmek üzere...
Canım arkadaşım, geçmiş olsun. Allah seni korumuş. Okurken çok kötü oldum. N'ooldu sana böyle. Gözünü seveyim dikkat et. Özellikle gözlerin hem sana hem bize lazım. Keşke yanında olabilseydim şimdi. O ruh halini o kadar iyi bilirim ki. En kısa zamanda kaldır kepenkleri tamam mı bacım. öpüyorum seni...
YanıtlaSilYok öyle kapalı kepenk falan :)) Daha kitap basacaksınız, hadi bakalım :)) Sevgilerimle Zehr@
YanıtlaSilNurşen'cim,
YanıtlaSilGeçmiş olsun, biz çok alışığız o sevimsiz tellere.
Sen kapalı kepenkle bile böyle tatlı olursan!!!
Bir de böyle çeşitli kitap okumalarına bayılıyorum. Benim herhalde böyle üst üste kitap okumak için iç yıla daha ihtiyacım var. Bir abla tavsiyesi torunlar olana kadar okudun okudun.
Sevgiler...
ah canım benimm ne üzüldüm ne üzüldüm, acını hissettim bide üstüne üstlük :(((((
YanıtlaSilgüzel allahcığım esirgesin hepimizi !
antalyadan sonra ankara, ee valla yerden göğe haklsın, havası gri rengi gri bir şehir, mavilerin yerini tutmaz ama, senin o güzelim yüreğin gökkuşağı gibidir bilirim, her rengi kullanırsın istediğin zaman.
Birazdan çok büyük bir gürültü olacak,SAKIN KORKMA !!!! Ben gelmiş ve o körolası kepenkleri
söküp atıyor olacağım ki bir daha kapanma şansı bile olmasın :)))))))))))))))))))
Hem O içindeki çocuğa öpücükler yolluyorum.
Noel babadan çok ricalarım olacak, sen söylersen GERİ ÇEVİRMEZ, belki bu sene bana TORPİL YAPAR GEÇEN SENEYE İNAT :( (unutma emi)
Ve ŞU mahur saz semaisini at çöpe gitsin.
KOY ANNEM Bİ ANKARA HAVASI, YANDAN YANDAN :))))
HAYDEEEEEEE eeee :)))))))
Bende seni çok seviyorum. ÇOK TEŞEKKÜR EDERİM.
Günaydın,
YanıtlaSilgece yarısı sevgi alınca güne neşeli başlıyor insan:)
Öncelikle kinayesiz bir geçmiş olsun dilekleri gönderiyorum.Çamaşır tellerini hiç sevmiyorum ama mecburiyetten uzuuun yıllardır kullanıyorum.
Kitabın adı inanılmaz işveli...
Gelelim sergiye.Batıbirlik sanat galerisi'nde
Ümitköy 8.cad.No:111 de..
Emek var mutlaka güzelde.
Gitmişken başka gezmelerde yapayım derseniz olur ama bir tek onun için hareket edilir miydi bilmiyorum.Kaldıki benim çıkış noktam oydu.
Dedim ya sanatçıların çoğunda gördüğüm bu tekrarlanmış olan resimler artık sıkmaya başladı...Bu arada serginin 5 aralık son günü Bir de galerinin telefonunu veriyim size.
235 75 46.
İyi bir gün,mutlu saatler olsun.
Ah arkadaşlarım, çok tatlısınız, çok candansınız. İyi ki girmişim şu blog işine ve sizleri gıyaben de olsa tanımışım. Keyfiniz, sağlığınız daim olsun inşallah, hepbirlikte paylaşalım birşeyleri şu sanal ama gerçek dünyada. Gözüm iyi, kepenkleri epey aralattınız bana, okumaya devam (Nurcum toruna anneannesi bakıversin ben kitap okuyacam:)) hayın kaynana) Nunum sen istersin de ben oynamam mı, "Çok memleketler gördüm aman aman Leylaktan güzeli yoook" (Çok alçakgönüllüyümdür be yav)Bahkahvecim madem pek özgün birşeyler çıkmamış bu defa taa Ümitköye'e gitmeyim şu öksürüklü halimle. sen öyle diyorsan güvenirim, sanata bu kadar düşkün bir kadının görüşleri değerlidir benim için
YanıtlaSilHEPİNİZİ ÇOK SEVİYORUM...
çok geçmiş olsun.insanın kafası dalgın oldu mu evde başına her türlü kaza gelebilir.ben de geçen gün halıya takılıp yere yapıştım.bu arada kitabı çok merak ettim.adı çok davetkar.
YanıtlaSilönce çok geçmiş olsun canım ya, Allah korumuş. Bizim apt de balkona çamaşır asmak yasak biliyomusun. Bazen sinir oluyorum ama estetik açıdanda uygun buluyorum.
YanıtlaSilKitabı merak ettim , alıcam galiba:)))
Yeni yıl havasına girmek için geciktim valla, ağacı çıkarmadım, süsler nerede acaba:)
Öptüm çok.
Öncelikle çok geçmiş olsun.Hastalık olunca insan kepenkleri indiriveriyor.Ben de öyleyim bu aralar,hatta ağlayasım var herşeye.Geçecek inşallah,kitaplarla ve blog arkadaşlarımızın yardımıyla.
YanıtlaSilSevgiler
geçmiş olsun canım.ben biryerim morardığında sorana mahmut vurdu diyorum ama kimse inanmıyor :))))nedense
YanıtlaSil