Selam dostlar, sinema aleminin en önemli ödüllerinin dağıtıldığı geceye malumunuz üzere her yıl olduğu gibi bu yıl da davetli idim. Akademi'den gelen davetiyeyi anılar defterimin arasına koyup bir özür telgrafı çektim:
"Malum Covid var stop Aşılarım Sinovac stop Narin bedenim bulaşmadan korkar stop O nedenle aranıza katılamayacağım stop Katılımcılara başarılar dilerim stop Kalbim sizinle stop"
Katılamadığım gibi gecenin 3'ünde kalkıp töreni de izlemedim itiraf edeyim. Üstelik bu yıl TRT2'de yayınlanıyordu ve Digiturk'e yalvarmaya da gerek kalmamıştı, yine de uyku galip geldi. Amma velakin siz değerli takipçilerimi kırmızı halıdan mahrum etmek hiç içime sinmedi. Kalkar kalkmaz önce ödül paylaşımlarını okudum, sonra kırmızı halıda sanal bir geçit töreni izledim ve gördüm ki uyku bölmeye değmezmiş. Son yıllardaki Altın Portakal geçit törenine dönmüş, ödül adayları ve birtakım bilmediğim arkadaşlar. Hollywood yıldızları nerdesiniz, aşılarınızı mı yaptırmadınız, davet mi etmediler?
Gördüğüm kadarıyla bu yılki kostümler korkunç ötesi. Giysiler Covid nedeniyle mesafe kuralına uygun seçilmiş diye düşündüm. iki grup var, birincisi "Seni Uzaktan Sevmek Aşkların En Güzeli", ikincisi "Yaklaşanı Yakarım". Birinci gruptakiler çadır boyutundaki giysileriyle 1,5 metrelik hijyenik mesafeyi bizzat sağlamaya çalışmışlar, ikinci gruptakiler de öyle parlak renkler seçmişler ki yaklaşanın gözü pörtlesin, gelemesin. Şimdi görelim, önce birinci grup:
Amanda Seyfrid, sanırsın çadır kurmuş girmiş içine, nereye yanaşacaksın. Çadırı Armani kurmuş haliyle, Kızılay kuracak değil ya...
Carey Mulligan'ın çadır Valentino'nun marifeti, o masraftan kaçmamış, yağmur geçirmesin diye plastik kaplamış üstünü.
Halle Berry'nin çadırı Dolce&Gabbana'dan, serin tutsun, rüzgar alsın diye ince kumaştan hazırlamışlar. Belindeki kemer gerektiği durumlarda maske olarak da kullanılabilir haliyle.
Laura Dern, Oscar De La Renta'nın teklifini gerek yok, masrafa girmeyin, ben bu yıl evdeki toz alma fırçasına bürünerek geleceğim diye reddetmiş.
Nicolette Robinson zayıf göstersin diye siyah tercih etmiş çadırını ama çadır kapısından görünen selülitlere mani olamamış.
Maria Bakalova, "Ben anlamam, en büyük çadır benim olsun" demiş. Çadıra fazla kumaş gidince üst tarafta kumaştan ve haliyle masraftan biraz kısıntı yapmışlar.
Vanessa Kirby arka cenahtan gelecek hain yaklaşımlara karşı çadırın kuzey yönünün geniş tutulmasını istemiş.
Angela Basset çadırının hem kuzey yönünü geniş tutturmuş, hem de havadan gelebilecek virüslere karşı üst kısımlarına da ilave yaptırmış ki tam koruma sağlansın.
Gelelim ikinci gruba, "Yaklaşanı Yakarım"cılara. Benim koyarken gözüm yandı, salondakiler ne yaptı bilmem:
Colman Domingo içlerinde en tedbirlileri, o rengi gören değil 1,5 metre, yanaşamaz bile, kör olur mazallah, kör olur.
"Yandım alamadım, para bulamadım" dedirtiyor Ariana De Bose, güneş gözlüksüz yanaşmayınız.
Haydi bu rengi göz alsın da kimse yanaşamasın diye seçtin Zendaya, bari yan dikişleri bir ütületseydin. Kazıklamışlar seni, astarlık kumaştan dikilmiş bu elbise.
Ve bu grubun son elemanı Erica Rivinoja (Onca senedir Oscar törenlerine katılırım ben bunların çoğunu tanımıyorum, belki siz biliyorsunuzdur). Colman Domingo'dan artan kumaşları buna dikivermişler. Çantası da kızının beslenme kutusu imiş.
Katılımcıların çoğu Covid nedeniyle kuaföre gidememiş, saçlarını evde tarayıp gelmişlerdi belli ki, onları da görelim:
"Oscarım şekil, önümden çekil", saç dediğin nedir ki, mühim olan yetenek. Francisciğim taramadan çıkıp gelmiş, yönetmeni de iki örgü yapıvermiş.
Garret Bradley de örgücülerden, ne gerek var kuaföre ör, çık.
Bir de hanım hanımcık grubu var, bir tanesi canımız kraliçemiz Olivia Colman. Arkadaş Dior Dior olalı böyle zulüm görmedi bence, bu ne kardeşim mürebbiye mi giydiriyorsunuz. Haydi diken dikti de giyen niye giydi, ortaokuldaki Türkçe öğretmenim bile uzun donlarının üstüne daha havalı şeyler geçirirdi:
Peki bu ne? "Elbise giymene izin veririm ama bir şartım var, altına pantolon giyeceksin, bacakların görünmeyecek" demiş muhafazakar babası sanki. Otur Glenn Close, sıfır!
Şuncağız kim bilemedim, H.E.R. diye geçmişler altyazısını. Bizim gelin bizden kaçar, başını örter k.çını açar hesabı olmuş.
Yardımcı kadın oyuncu ödülünü hakkıyla alan "Minari"nin büyükannesini eklemeden geçemeyeceğim, canım benim. Youn Yuh Jung:
Benim favorim Viola Davis idi, "Ma Rainey's Black Bottom" filmindeki muhteşem performansıyla ama kader utansın yoluk Frances'e kaptırdı Oscar'ı 😃 Kostümü kağıttan kesilip giydirilmiş gibi olsa da her daim kalbimdedir kendisi:
Ve en beğendiğim giysi ile bitireyim bu postu, Margot Robbie, pullu balığa benzese de en sade, en zarif:
Bu garibanlara kıyafet kakalayan modacıları tebrik eder, diken ellerinizi ayılar yesin derim. O abuk giysileri sırtlarına geçirenlere de akıl fikir nasip eylesin. Bir dahaki Oscar törenlerinin pandemisiz ortamlarda yapılması dileğiyle benden bu kadar, gidip görmeyince, uyanıp izlemeyince böyle oluyor.