Kararmış bir gökyüzünün altında, kararmış bir odada, kar bekleyerek karga kovalıyorum. Sonuncusu yalan tabi uysun diye yazdım. Fakültedeyken daktilografi dersi alırdık, orada işaret parmaklarını çalıştırmak için yazdırılan bir cümle vardı, ona benzedi: "Kara kara kartallar karlı tarlalar ararlar". Faideli bir alıştırmadır kendileri, kıvrak bir dansöze döndürür işaret parmaklarınızı, ömür boyu unutmazsınız, parmak kendiliğinden gider tuşun üstüne. 10 parmak daktilo yazmayı ilk öğrendiğim yıl kim ne söylerse kafamın içinde onu daktilo ile yazardım. Hayalen o kadar çok yazdım ki herkesten çabuk öğrendim. Aaa, fakülte, daktilografi falan deyince hatırladım, bu gece rüyamda yıllardır bırak görmeyi, hatırıma bile getirmediğim bir sınıf arkadaşımı gördüm, hayırdır inşallah, hayırdır in-şal-lah, Meliha usulü. Yahu ne tuhaf belleğimiz var, gayya kuyusu gibi. Öğüt kardeşim kullanılmayan bilgiyi, çöpe dönüştür, suyunu sık, posasını uzaya savur. Yok yapar mı hiç, üstüne üstlük adını, sıfatını sildiğin, geçmişin derinliğine gömdüğün lüzumsuz birini getirir rüyana sokar ama kalemini nereye koyduğunu unutturup fellik fellik aratır. Neyse geçelim; elimde bekleyen iki adet mimim var, kullanım süresi dolmadan harcayalım. Esasen mim yazmayı hiç sevmiyorum, hele de ciddi konularda ama arkadaşlarımı kıracağıma kafam kırılsın deyip önce
Sünter'in yolladığı mimden başlıyorum.
Şu sorulara cevap verilecek:
1) Dokunulmazlıkların kaldırılması konusunda ne düşünüyorsunuz?2)Seçim barajı kaldırılsın mı? Neden?3)Adayların belirlenmesinde nasıl bir yöntem uygulansın?4)Yargı bağımsızlığı sizin için ne anlam taşıyor?
5) (Beşinci soruyu siz belirlemek durumunda olsaydınız neyi öğrenmek isterdiniz?)1- Tabii ki dokunulmazlıklara dokunulsun istiyorum. Sıradan vatandaşa ne kadar dokunuluyorsa onlara da o kadar dokunulsun istiyorum, hem de her konuda.
2- Seçim barajının kaldırılmasından yanayım ama değişen birşey olmayacağı düşüncesindeyim. Her konuda olduğu gibi bu konuda da önce halkın eğitilmesi gerektiğini düşünüyorum.
3- Adaylar belirlenirken genel başkanının keyfiyetinin 1. tercih sebebi olmadığı bir yöntem geliştirilmesi arzusundayım.
4- Bir ülkede güvenebileceğim ve emin olduğum en önemli şeyin "yargı bağımsızlığı" olmasını istemekteyim, arzu etmekteyim hatta yalvarmaktayım.
5- Eğitimci olarak öğrenmek istediğim şey, her hükümet döneminde yönetimde olanların pekçok okulda eğitimin, öğretimin ne kadar yerlerde süründüğünden haberlerinin olup olmadığıdır. Kişisel isteğimse öğretmen olarak atanacakların üniversitelere en yüksek puanla alınıp, her konuda en zor sınavlardan geçirildikten sonra eğer gerçekten buna uygunlarsa atamalarının yapılması yönündedir.
Ben kime paslasam acaba bu mimi?
Zehra Öğretmen'ime,
Begonvilli Ev'e ve
Gökçedeniz'e yolluyorum, kolay gele...
Şimdi gelelim çizgilerine bayıldığım sevgili
Şuşu'nun mimine:
Hakkımdaki 7 ilginç şeyi yazmam gerekiyormuş. Yahu ben baştan aşağı ilginç bir kadınım, 7 ne demek 77 tane çıkar deeermişim:)) Hay Allah ha deyince de aklına gelmiyor ki insanın, yazalım bakalım:
1- Her çeşit abur cubura hayatımın her döneminde bayıldım, çocukkken de, gençken de, şimdi de. Her yeni çıkan abur cuburu denerim, marketlerdeki yeri benden sorulur, güzel olanların reklamını yaparım herkese.
2- Takı olarak küpe tutkunuyumdur. Küpe takmadan sokağa çıkmam, unutup takmadan çıkarsam yakın bir yerdeysem döner takarım, geri dönemeyecek bir yerde farkedersem gün boyu huzursuz olurum sanki bir aksilik olacakmış gibi.
3- Batıl itikatlara hiç meylim olmadığı halde ters çevrilmiş bir terlik çok rahatsız eder beni, başkasının evinde olsam bile düzeltirim.
4- Resmen bir bibliyofilim. Basılı her türlü şeyi okumak isteği duyarım, kitap ve benzeri şeylere aşk ile bağlıyımdır. Kitaplarıma çok özen gösteririm, yıpratmadan okurum, yıpratanlara hele sayfasını kıvırıp bükerek okuyanlara deli olurum. İlk sayfasına mutlaka adımı, aldığım ay ve yılı ve aldığım kitapçıyı yazarım.
5- Bazı konularda manyakçasına tasnifçi ve arşivciyimdir. Bütün digital fotoğraflarım bilgisayarda gün, ay, yıl olarak klasörlere yerleştirilmiş şekilde durur. Karta basılı fotoğraflar ise albümlerde tarih sırasına göre dizilmiş ve altlarına çekildiği yerle ilgili not düşülmüş olarak bekler. Sinema, tiyatro, konser biletlerimi, sergi broşürlerini, seyrettiğim oyunların program dergilerini, bana gelen her türlü yazılı notu, mektubu, kartı saklarım. Yakında çöp eve dönüşeceğiz.
6- Bir ajanda tutkunuyumdur. Her yılbaşı mutlaka en az iki tane alır ve kesinlikle kullanırım.
7- Şarkıları klip olarak izlemekten nefret ederim. Klibini izlemek zorunda kaldığım şarkıları çok seviyor olsam bile soğurum. Şarkı benim hayal gücüme kalmalı.
Bu mim çok dolaştığı için yönlendirecek kişi bulmak zor olacak. Paslayacağım bakalım, daha önce cevap vermeyenler yazarlar.
Asucuğuma,
Nefis Kadın'a, sevgili
Özlem'e, Prensesim
Kunegond'uma,
Şeniz'im şirinime yolluyorum, daha fazla cevap vermemiş bulamadım. Kolay gelsin.
Bugün blog sayacıma ara ara baktığımda bir insan kalabalığının günün değişik saatlerinde benim
"Kermes" yazısını okuduğunu farkettim. Bu ilgi niyedir çözemedim, pek matah bir yazı değildi. Şu anda bile bir kişi o yazıyı didiklemekte, bir ara 7 kişi başında kavga etmekteydi:) Şaka bir yana gerçekten şaştım bu işe...
Not 1: Yukarıdaki fotoğraf 2.mimin gereği olarak konulmuştur, bilginize...
Not 2: Bu postun bu kadar uzamasının vebali de mim yollayanların boynunadır o da bilginize:)))