Bu yıl törene katılamadım dostlar, "Neden?" demeyin, önemli sebeplerim vardı. Kapıya kadar gelen limuzini bile geri yolladım, tertip komitesi telefon üstüne telefon yağdırıp, "Sensiz olmaz bu tören, etme eyleme" deseler de Nuh dedim, cep telefonu demedim. Bir kere eşofmanımla terliklerimin rengi birbirini tutmadı, o vaziyette gidip kendimi kırmızı halıda rezil edemezdim, sonra dün temizlik günümdü, son derece yorgundum. Yani bula bula benim temizlik günümü mü buldunuz tören yapacak, alıverin başka bir güne ayol madem bensiz olmuyor, açıkcası biraz da kırıldım tertip komitesine, kendilerine de ilettim, çok üzüldüler. Belki de o sürpriz sonuçlar o üzüntünün sonucunda çıkmıştır, kafaları karıştı tabii ki. Seneye bir şekilde gönlümü alacaklarını düşünüyorum, ön sırada Meryl'in yanına oturtmazlarsa yine gitmem zaten. Yine de sizleri düşünerek ekran başında kafam uykusuzluktan düşene kadar izledim. İzledim de ne oldu, Oscarlık filmler hakkında hiçbir fikri olmayan Tüllin Özzen'le, saatlerce geçen yılın kritiğini yapan Ceyylan Attınç'dan içime hafakanlar bastı. Üstelik Digitürk ikide bir koptu, tören mekanıyla senkron tutturamadı. Biz hala geçen yıl Nicole Kidman ne giymiş konuşurken adamlar kostüm ödülünü takdim etmişlerdi bile salonda. Sabahın 4'ünde "Başlarım Oscar'ınıza" deyip yatağa yollandım ama merak etmeyin yeteri kadar dedikodu biriktirdim. Önemli olan kırmızı halı zaten değil mi, filmleri günlerdir izleyip, yazıp, çizip dururuz. Evet şimdi gıybet zamanı:
Kırmızı halıya ilk ayak basanlardan biriydi Allison Janney ve giderken elindeki kırmızı çantaya ilaveten bir de "En iyi Yardımcı Kadın Oyuncu" Oscar'ı taşıyordu. Açıkcası "I, Tonya"da canlandırdığı buruşuk, sevimsiz, rüküş, çaçaron ve baskın anne tipinden, BAFTA ödül töreninde giydiği konserve kutusu benzeri giysiden sonra böyle sofistike, şık ve zarif bir görüntü, bir kostüm beklemiyordum, bakakaldım ekrana. Bence gecenin yıldızı oydu. Demek ki neymiş efendim, çirkin kadın yokmuş, Hollywood makyajcılarının elinden geçmeyen kadın varmış :)
Ve bence gecenin ikinci yıldızı, 80'lik Jane Fonda. Allahım, bize de nasip eyle. Şimdiden çökmüş omuzlarımızı, yerçekimine direnemeyen yüz hatlarımızı, Cevriyelerin yuva yaptığı dizlerimizi, seyrelmeye başlayan saçlarımızı Jane Fonda efsunuyla yenile yareppim. On yüz milyon bin Oscar aşkına, hep birlikte tekrar edelim: "Bize Jane Fonda pırıltısından ver ver ver ver, ver Allahım ver" :)
Bu yıl Oscar'ın 50+ kadınları "5 lira fazla olsun, kırmızı olsun" modundaydılar. Gedikli Meryl ablam da "Allar giymiş ne yakışır Ayşe'ye/Boyunu benzettim mor menekşeye" türküsü çığırarak dolaştı halıda. Takım olmak istediler sanırım, eh anlarım her yıl gide gele akraba oldular zira kırmızı halıyla. Zaten bu yıl abonman kartı vermişler Meryl'e Oscar'a beleş giriş için. "Son yirmi yılın elemanı" seçilmiş, 65 yaş üstü olunca da katmerli olmuş. Yalnız gençler bozuluyormuş, abonman kartı var, her sene geliyor, bize yer kalmıyor diye. Belediye otobüsü mode on :)
Bu gördüğünüz Japon feneri ile şıngırdaklı abajur karışımı arkadaş Salma Hayek. Geçen Türkiye'deymiş bu, arkadaşı Kezban'ın kına gecesine gelmiş, tuvaletini de Çıkrıkçılar yokuşundaki gelinlikçilerden almışlar. "Nasılsa Türkiye'de giydim, kimse görmedi, telef olmasın" diye Oscar törenine de giymiş. Yalnız bir metreden fazla yanaşanların gözleri yanmış, bugün hepsi göz doktorunda imiş.
Greta Gerwig ve kayısı rengi tufaleti. İnsan böyle bir rengi niye tercih eder ki? Bence bu Oscar modacıları oyuncuları kıskanıyor, nasıl daha çirkin gösterebiliriz diye özel bir gayret sarfediyorlar.
Hiç sevmediğim şeffaf kadın Nicole'un bu kostümü çok beğenildi, gecenin en güzel kıyafeti seçildi. Sizce nasıl, bana arkadaşıma hediye aldığım, Parliament mavisi, üzerine aile boyu fiyonk bağlanmış bir dolma kalemi hatırlattı.
Tonya'mız Margot Robbie, "En iyi Kadın Oyuncu" adaylarından biriydi biliyorsunuz. Aslında çok güzel kadın ama yağlıymış hissi veren saçları, müzelerde sergilenen eserlerin önüne çekilen kordon benzeri yakası, kesme camdan şekerliğe zincir takmış gibi duran çantası ile benimla değil.
"İkinci Bahar" dizisinde Tan Sağtürk Timothy adında bir yabancıyı canlandırmıştı, Haydar usta Şener Şen telaffuz edemez "Tımıtı" derdi ona. Bu da bizim şeftalisever Tımıtı, "En İyi Erkek Oyuncu" Oscar'ını Gary Oldman'a kaptırdı haliyle. Zaten ailesi demiş ki: "Oğlum sen daha yenisin, gençsin, acemisin, Churchill dururken Oscar'ı sana yedirmezler. Şimdi kıyafet için mesarif etmeyelim, nasılsa sahneye çıkmazsın. Şu sünnetlik takımını giyiver gitsin. Gerçi boyun biraz uzadı o günden bu güne ama altına uzunca konçlu bir bot alıveririz olur biter, ha çoccuuum, olur mu, he?" Efendi çocuk, bakmayın siz onun şeftaliye yaptıklarına aile bağları kuvvetli, giymiş gelmiş sünnetliği annesinin elinden tutup.
Bu arkadaş müzisyenmiş, ben sanal alemin yalancısıyım yoksa tanışmıyoruz kendisiyle, St Vincent namıyla meşhurmuş. Biraz eli ağır olduğundan kostüm dağıtılırken gecikmiş. Buna sıra geldiğinde elde kostüm kalmamış, o da el mecbur korseyle gelmiş törene. Neyse ki bir şapkacık olsun vermişler. O kolundaki şey de sırt çantası galiba, tören sonrası kokteyldeki yiyecekleri koyup ailesine götürecek belli ki, kendi aç geziyor göründüğü üzere.
Sunuculardan biri bu hanımefendi kızımız. Mor kostümünü ablası dikmiş, ön taraf biraz kısa kalınca yorgan ağzındaki fistoyu söküp eklemişler acele ile. Bacaklarını birleştir çocuuum, içe içe basma bakayım. Ortopedik bot alsınlar sana.
Bu Sally'cik hakikaten iyi oyuncu, has oyuncu ama hep böyle bir ezik, bir mağdur görüntü, yoluk saçlar, üstünde ağlayan kostümler. Evin üvey kızı gibi, ablasının entarisini giymiş gibi. No'luyoruz yav, ezdirme kendini abla, dağıt saçlarını bebek, savur biraz, bugüne bugün "En iyi Kadın Oyuncu" adayısın.
Duyun da inanmayın, görün de inanın. Soldaki hanımefendi Rita Moreno. Kendisi 86 yaşında ve üzerine giydiği kostümü ilk kez 1962 yılında Oscar ödülü alırken giymiş. 56 yılda bir gram almadın mı behey insafsız. Üstelik alttaki eski fotoğrafından daha havalı görünüyor, zevkleri de incelmiş. idolümsün Rita Nine, helal olsun alemin tüm Oscarları sana.
Bu yenge de kostümü yetişmeyenlerden, Adra Day'mış adı. Mecburen perdeciye gitmiş, perdeci az satılan desenli kumaşlardan hemen bol büzgülü bir fon perdesi tasarlayıp giydirmiş kızçeye. Gönderirken de tembihlemiş, "Dikkat et eteğine basma, mazallah düşersin" diye. Ayakta perde, yerde minder, Oscar'da kostüm çok amaçlı bir nesne anlayacağınız. Hayırlı olsun kızım.
İşte bir yıldız daha, ne giysen yakışır be Whoopi graliçam. Güneş gözlüklerini yidiğim, ayağında da botlar var, açıp gösterdi, pek rahat oluyor diye. Tarzını seveyim.
Babam bana çocukken altın yaldızlı ambalaj içinde parmak çikolata alırdı, Lupita Nyongaa'yı ona benzettim :)
Buzlar kraliçesi Frances McDormand, film tahminleri ters köşe yapsa da "En iyi Kadın Oyuncu" dalında yüzümüzü kara çıkarmadı neyse ki. Saçıyla takım bir kostüm uygun görülmüş kendisine, biraz babaanne işi olmamış mı, ne dersiniz?
Saoirse Ronan, Nicole Kidman'ın genci sanki bu kız, aynı şeffaflık, aynı renksizlik. üstündeki bebek pembesi kuyruklu tuvaletle de akmış dondurmaya benzememiş mi?
Valla kostüm de, gıybet de çok ama bende hâl, sizde de sabır kalmadı sanırsam. Yeni bir törende buluşmak dileğiyle gökten 3 Oscar düşsün, biri okuyanlara, biri okumayanlara, biri de bana :)))
ahahahaaaa :))
YanıtlaSilŞahane bir değerlendirme olmuş, çok eğlendiğimi belirtmek isterim ilk önce :)))
Frances'in konuşmasını dinleyemedim deli oldum, kaçak izliyoruz diye ara ara kesti digicim internet yayınını :) Bu kadına sen kazanacaksın kesin diye kimse dememiş galiba dedim kıyafeti ilk gördüğümde :) Neyse seviyoruz oyunculuğunu kendisinin ;)
Whoopi goldberg'i senelersir görmüyordum. Ne güzel olurdu bu kadının filmleri :) Çok eğlenirdim :)) Fırsat bulduğumda izlemediğim birkaç filmini izleyeyim eskilerden.
Sağlıklı bir hafta diliyorum size ♥
Her seneki gibi harika :) Oscar bahane, gıybet şahane �� sevgiler ����
YanıtlaSilYine harika yorumlar. Keyifle ve kocaman bir gülümseme ile okudum :)
YanıtlaSilBeklediğim yazı :)) süpersin....
YanıtlaSilHer bir yoruma katılıyorum. Müthiş gözlem ve yorumlar:)
YanıtlaSilSon 2-3 senedir Oscar'la hiç ilgilenmiyorum, Amerikalılara dair her şey beni müthiş sinirlendiriyor artık. Ama yazınıza bayıldım muhteşem elinize sağlık. Her bir resim için yaptığınız yorumlar tam oturmuş çok eğlendim. Teşekkürler, sevgiler:)
YanıtlaSilAy çok güldüm.
YanıtlaSilHane halkı bile merak etti onlara da okuttum yazını .
Sen çok yaşa e mi ? 😂😂😂❤❤❤
süper düper ve çok haklı yorumlar. harika bir yazı,
YanıtlaSilÇenebaz
Alison Janney ve Jane Fonda'ya bayıldımmmm. Çok klas gözüküyorlar.
YanıtlaSilSelma Hayek gözlerimi yaktı. O ne kıyafettir öyle :s
Töreni izlemedim ama Oscarlar önemli bir sinema olayı. Sunanların ya da yorum yapanların sinema bilgileri, konuştma tarzları önemli. Dediğin gibiyse Digitürk'ün bu konuya acil el atması lazım. Pek çok sinema eleştirmeni var, onları neden konuk almadılar acaba? (öyle olduğunu varsayıyorum tabii)
Çok keyifli bir yazı olmuş. Hem güldüm hem de izlemiş kadar oldum sayende
Çok eğlenceli bir yazı olmuş. Kıyafetler cidden fena ve sen çok güzel ifade etmişsin...
YanıtlaSilBu sene yaşlılar hem kıyafet tercihleriyle hem de görüntüleriyle gençlerden çok daha iyi görünüyorlardı. Birçok genç ve güzel kadın yanlış tercihler yüzünden olduklarından daha kötü görünmüş. Doğru kıyafet, saç, makyaj ne kadar fark yaratıyor.
YanıtlaSilBen geçen seneki kilomu bile koruyamazken 56 yıl sonra aynı elbiseyi giyecek fiziğe sahip olmayı hayal edemedim :-(
Espri anlayisiniza hayranim, hepsi de yerli yerinde yorumlar olmus. Bizim kizlar dugune giderken bile daha alimli oluyorlar bu insanlar ise paralariyla rezil oluyorlar.
YanıtlaSilKoptum okurken, cidden yorumlar nefis olmuş, en çok Salma'ya güldüm sanırım:)Yalnız Jane Fonda cidden yaşayan efsane, çok çok beğeniyorum. Bir de bazı elbiseler cidden, ölsem cesedime giydirmem, o denli kötü, hiç mi aynaya bakmazlar, anlamıyorum.
YanıtlaSiloooo bunları hiç bi yerde yakalayamamıştım işte! :))
YanıtlaSilkırmızının neden 5 lira fazla verdirme etkisi var gerçekten ay ahhaha, her dönemde üstelik.