Kaleiçi Festivali'nin 2. gününde iki etkinliğe katıldım, aslında sabah kalkıp havayı kapalı ve yağmurlu görünce az kalsın ilkinden cayıyordum. Sonra biraz açar gibi olup güneş hafiften yüzünü gösterince programımı uygulamaya karar verdim, iyi de etmişim. İlk etkinlik Sufi müzik dinletisi ve sema gösterisi idi. Gösterinin yapılacağı mekana gelince hava durumu nedeniyle kapalı alana alındığını öğrendim ve Kaleiçi'ne, Suna-İnan Kıraç Müzesi'ne (Ak-Med) yollandım, neyse ki başlamadan yetiştim. Aslında sema ayininin bir halk dansı gibi olur olmaz sergilenmesi bana tuhaf geliyor ama ilk kez böyle bir şey göreceğim için prensipleri bir kere çiğnemekten bir şey olmaz dedim ve salonda yerimi aldım :) Ney, kanun ve daireden oluşan üçlü bir sufi müzik grubu eşliğinde tek semazenli bir gösteri izledik:
Bir süre sonra hava iyice açınca gösterim Ak-Med'in avlusuna alındı.
Sema gösterisi bitince başka bir etkinliğe katılmak için ayrıldım oradan, rehber eşliğinde bir Kaleiçi turu yapmak üzere buluşma yeri olan Hadrianus Kapısı'na gittim ama o gezinin detayları bir dahaki postta. Bugün Kaleiçi Fırın sokakta, Akdeniz Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi öğretim üyelerinin "Wish&Hope" isimli, Hıdrellez temalı enstalasyon sergisinden söz edeceğim, çok güzel ve eğlenceli bir sergi idi.
Hangi eser kime aittir tam olarak not alamadım ama eser sahibi öğretim üyelerinin isimleri şöyle: Kamuran Özlem Sarnıç, Defne Alkandemir, Işık Aslıhan, Cengiz Bodur, Gül Yasa, Umut Kayapınar, Handan Dayı, Kemal Tizgöl ve Özgü Gündeşlioğlu Demir.
Seyahat Günlükleri (Tekrar Orda Olmayı Dilemek). Sanatçı gittiği seyahatlerden topladığı objeleri kullanarak enstalasyonlar yaratmış.
Sokağın girişindeki digital ateş bir Hıdrellez geleneğini simgeliyor, sergiye ateşten atlayarak girmiş gibi oluyoruz.
Dilekleri ağaç dalına asmayı simgelemiş sanatçı üstteki enstlasyonda, alttaki küçük kağıtlara ise siz de dileğinizi yazabiliyorsunuz. Yazdık tabii ki :)
Efendim bu kapılardan beğendiğiniz birini açıyor ve kısmetinize çıkan kartı alıyorsunuz. Benim beğendiğim kapı boş çıktı ne yazık ki, arkadaşın kapısından iki kart çıkınca birini benimle paylaştı, bakınız ne çıktı:
Amanin Allah korusun :)
Mavi gökyüzünde şeytan uçurtmaları. Hangimiz çocukluk hayallerimizi göğe yükseltmedik ki bir uçurtmayla.
Bu çalışmanın adı Dilekler Kılavuzu. Sevdiğiniz bir rengi seçiyor ve istediğiniz yeri boyuyorsunuz. Ben hangi rengi seçtim dersiniz?
Umarım siz de beğenmişsinizdir sergiyi. Madem ki bu gece Hıdrellez, o zaman hepimizin dilekleri kabul olsun diyelim.
Not: Antalyalılar için duyuru, sergi 8 Nisan'a kadar açık. Kaleiçi Fırın Sokak Art Cafe yanında izlenebilir.
İyi ki yazıyorsun Nurşen Abla, sayende gezmiş kadar oluyoruz.
YanıtlaSilSergiyi çok sevdim, keşke gezebilseydik :)