Bu haftanın okuyanı ABD'li çağdaş bir ressama, John Williams'a ait. Orijinal ismi "Sunny Reading". Yazlık bir resim yani, güneşli, sıcak, rehavet içinde geçen öğleden sonraları hatırlatıyor insana. Ben kendimi gördüm resimde: Antalya'da bir yaz günü, okul kapanmış, tatile girmişiz. Birdenbire bir boşluk hissi, bütün zaman kendine ait. Henüz bilgisayar başında saatler geçirme dönemlerine girilmemiş. Yalnızlık arkadaşı sadece kitaplar. Lakin hava sıcak, hem de çok sıcak. Terden saç-baş bir yana gitmiş, sırtta en incesinden bir penye elbise. Bütün odalar ve bütün oturulup yatılacak yerler denenmiş, sonuçta nisbeten serin olan yatak odasına, yatağa yangelinmiş, okumaya dalınmış. Birazdan terle ıslanmış rahatsız bir uykuya geçilebilir, zaten hafiften uyku pozisyonu alınmış. Kitaba bir isim bile verebilirim: Laura Esquivel'den Acı Çikolata. İçinde bolca yemek tarifleri olan hoş bir roman, öyle ki yaz sıcağında canımın kuru fasulye istemesine sebep olmuş üşenmeyip kalkıp pişirmiştim. Kısacası bu resimdeki benim:)
Haydi bakalım sıra sizde...
Benim hemen aklıma ilk emekli olduğum zaman geldi. Böyle sıcak günlerdi. Bu kadar sıcakta ve bu şekilde yatarak ancak bol bol sahaflardan bulduğum eski Tommiks- Teksas ve Kaptan Swing -Tom Braks,Red Kit ya da yeni tanıştığım beyaz dizileri okuyabilirdim ve öyle de yapmıştım.
YanıtlaSilHocam çok iyi olmuş, benim sıram sizde kalmış :)
YanıtlaSilHaftanın okuyanları serisini okumak oldukçs zevkli ve besleyici.
Haftalar ne kadar hızlı geçiyor.
sevgiyle kucaklarım.
kitap mı okuyor yoksa kitapta okuduğunu mu uygulamaya hazırlanıyor bilemiycem :))
YanıtlaSilçok mu kötü düşünceliyim ne :)
ama hep de iyi düşünemez ki insan değil mi Leylak Dalı Örtmenim :)
Leylak Hocam, bu kız aşık aşık, okusa okuduğunu da anlamıyordur, belki de anket defterine yazmış olan platonik aşkının cevaplarını okuyor biraz da anneden sakınıyor gibi hani öyle bir dönmüş ki, sevgiler:)))
YanıtlaSilyazlıkta bir öğle saati.sabahtan denize girmiş gelmiş duşunu almış,öğlen miskinlik yapan genç bir kız.okuduğu bir aşk romanı.birazdan da yorgunluktan gözleri kapanacak ve kitabı elinden düşüp onu hülyalı düşelerin kucağına bırakacak.pncerden hafifi bir yaz meltem esecek denizin iyot kokusu ve bahçedeki güllerin kokusu birbirlerine dolanıp kızın düşerinde kendine yer bulacak.
YanıtlaSilne zamandır görüyorum haftanın okuyanını ama bu aralar çok yoğunum katılamamıştım.bende eksik kalmayayım dedim. şimdi senin yorumunu ve diğer yorumları okuyabilirim. :)
Kapılar, içtiğim kahveler, okuyan kadın köşesi bayılıyorum bu ilginçliklerine ben yaa :)
YanıtlaSilFikir neyse zikir de o diye bir laf var. Bana bu resim yaşadığım nisan ayını getirdi geriye. Tabii ben böyle efil bir elbise ile yazlık keyifli bir ortamda değildim.
YanıtlaSilSadece geçmesi gereken saatler geçsin diye ya uyudum, ya yatağımda normalde elime almayacağım kitapları okudum, ya da pc başında isimsiz gezindim.
Bu resimdekiyse bence tatilde ve elindeki de bir tatil broşürü vs.
resmi görünce ben dedim...Hala bu pozisyonda kitap okuma anlarım vardır. Gece uykum gelmiştir, kitap da çok heyecanlı bir yerindedir. Böyle yan dönüp ,o beni terkedene kadar okurum...
YanıtlaSilAma resimdeki sıcak bir öğleden sonrası. Kumburdazdayız, sıcak öğle saatlerini böyle geçiriyorum... Sonra kızlar gelip pencerenin altından bağıracak, deniz kıyısına ineceğiz...
Anlayacağın , ya da kız bi bu tarafa dönse ,göreceksin ben olduğumu:)
İyi pazarlar olsun Leylak Hanımefendi...
BU haftanın okuyanı serisini çok seviyorum. Keyifle okuyorum. bilgileniyrum. Teşekkürler
YanıtlaSilSanki kitabı okurken uyuya kalmış gibi..Sıcaktan çok etkilenmemiş, havada zaten o kadar sıcak değil..Çok sıcaklasaydı saçını toplardı..Melankolik bir kadın bu..
YanıtlaSilVe tabiî ki tek kişilik yatağından da anlaşılacağı üzere yalnız bir kadın..
Yorgun..
ben de hemen kendimi düşündüm resmi gördüğüm anda. Yaz tatili başlamış, ben de derslerden kurtulup kitaplarıma kavuşmuşum, abilerimden kalma Armağan Çocuk Klasikleri'ni okuyorum, Korkusuz Kaptanlar, Define Adası, Esrarengiz Ada, Kaptan Grant'ın Çocukları... Sıcak, uzun tatil günleri. Soğuk karpuz. Özsüt'ten dondurma.
YanıtlaSilBir yaz akşamı. kafası o kadar dağınık ki. Biraz kitap okursam toparlarım belki diyor ve eline kitabını alıp uzanıyor. Bir kaç sayfa okuyor. Yine uçuşuyor düşünceler kafasında. Ah diyor. "Kitap beni sarıp sarmalasa çekse içine. Orda kaybolup gitsem."
YanıtlaSilsanki birine kızmış (bu daha çok eşi gibi.!) okuyor kitabı.Ama daha çok oturma şeklinden yola çıkarak düşünüyorum kendini kitaba verememiş pozisyon itibariyle, asabiyet yaşayan ve bunu okuduğu satırlarla geçiştirmeye çalışan bir hatun gibi geldi...
YanıtlaSilBen de üzerine uzandığı yatağa takıldım, ne hoş ne güzel ve çok da rahat görünüyor.
YanıtlaSilAşk romanı okuyor bence:))
bundan önce oturduğum evde, hava pek sıcak, balkondayım, serildim, ne yapsam da serinlesem diyorum..ama elimden de kitabımı bırakamıyorum, murathan mungan-yğksek topuklar..2 kez okudum, altını çizerek..sıcak falan hak getire:) kitap kurtlarını hiç bir şey durduramaz!
YanıtlaSilHamile bu hatun bir eli göbişinde doğumdan sonra kendini nelerin beklediğini öğrenmek için çocuk bakımıyla ilgili bir kitap okuyor :)))
YanıtlaSilayy evet bir yaz ikindisinde yatıp kitap okuyan ben :))))
YanıtlaSilhah hah hah
süpersin sen yazını çok sevdim
benim aklıma başıma güneş geçtiği bir çocukluk öğleden sonrası geldi..
YanıtlaSilbaşım ağrıyor gözlerim sulanıyordu.. annem beni serin bir odada.. dinlenmeye zorlamıştı.. uyuyamıyordum baş ağrısından.. okuyamıyordum.. göz sulanmasından..
=9 nerden nereye..
sevgilerimle..
ben bu resımde, beyaz dızı okuyan bır genc kız goruyorum. hıcbır derdı tasası olmayan, askı da yok, keske bu kıtaplarda ki gibi bir ask yasasam dıye dusunuyor
YanıtlaSilBaharın tüm renkleri var bu odada!..güneşli bir gün..pencerenin önündeki çiçekli saksı ve aynı bahar tazeliği renklerinde bir yatak örtüsü içinde;
YanıtlaSilsıcak bir günde üzerinde yazlık giysisi ile sere serpe uzandığı yatağında, yalnızlığına arkadaş!elindeki kitaba 4 elle sarılmış ve bambaşka dünyaların gizemli yolculuğunun seyrine dalmış bir bayan...
kitap okumanın o dayanılmaz hafifliğini yansıtmış adeta!..
Kadından çok yatak örtüsü dikkatimi çekti önce.Sanki küçük çiçekleri olan bir bahçede çimde yatar gibi yatması bu yüzden olabilir.Özendim bir yandan.Son zamanlarda en çok yapmak isteyipte yapamadığım olduğundan mı yoksa sere serpe uzandığı yatakta biraz sonra uyuyakalabilecek olduğundan mı bilmiyorum.
YanıtlaSilÇok huzurlu sakin bir an;ama fırça vuruşları ne kadar sert kalmış.Tabii o vuruşları dengeleyen renkler var.Zıtlıkları hep severim.
YanıtlaSilCanım benim senin yorumunu okuyunca inan üzerini diyecek bişi bulamadım . biran kendi çocukluğuma gittim . Çok ketifli bir yolculuktu :)
YanıtlaSil