.

.
.

30 Eylül 2025 Salı

EYLÜL DÖKÜMÜ

Eylülün son gününden merhaba, üç-beş eş dost buluşması, kardeşle içilen kahveler dışında tatsız bir aydı, severim oysa Eylül'ü, bu kez yüz vermedi pek bana. Kısmet diyelim ve önümüzdeki aylara bakalım. 

Hafta sonunu domestiklikle entelektüellik arasında geçirdim. Bir yandan çamaşır, bulaşık yıkayıp, silip süpürüp, toz alıp, ütü ve yemek yapıp, çocukları ağırlayıp hizmetçilik ve annelik görevlerimi yerine getirirken araya kitaplar, filmler, Storytel'de dinlemeler, tablette şeker patlatmalar ve "Bir dönüm bostan, yan gel Osman" durumları da aldım reklam niyetine. Eylül keyif bazında tat vermezken okumak konusunda verimli oldu. Her biri tuğla boyutunda 8 kitap okudum ve hepsini de çok beğendim. Alınız, okuyunuz 😊


Film konusunda skorum 6, bir de yeni bir diziye başladım "Mussolini". 1. bölümünü izledim, her bir bölüm bir saat sürüyor, sinir ola ola izliyorum:





Peki Storytel'de neler dinledim? 5 dinlemeden 4'ü tekrar idi. "Sinekli Bakkal"ı ortaokulda okumuştum, dinleyip hatırlamak iyi geldi. Keza Adalet Ağaoğlu'nun "Dar Zamanlar Üçlemesi" her bir kitabını ikişer kere okuduğum bir seri idi, hafıza tazeleme adına onları da dinledim. "Vatan Millet Samatya"yı okusam sever miydim? Pek sanmıyorum, zira fazla uzatılmıştı ama Tilbe Saran öyle bir seslendirmiş ki adeta içinde yaşadım:


Epeydir kahve paylaşmamıştım değil mi sevgili takipçilerim, haydi bakalım, hep birlikte içelim, 40 yıl sürsün hatrımız:


Ve son olarak size bir duyurum var. Leylak Dalı blogumu açtıktan bir süre sonra çeşitli zamanlarda, çeşitli yerlerde çektiğim kapı fotoğraflarını paylaştığım bir blog açmıştım: "Kapılar". Bir süre paylaşım yaptıktan sonra âtıl bırakmıştım. Geçenlerde aklıma geldi, Hatay'da çektiğim kapı fotoğrafları vardı, eminim ki artık yoklar, içim acıdı. Dedim "Kapılar"ı aktif hale getireyim hiç olmazsa orada yaşasınlar. Sadece kapı değil, pencere de paylaşma kararıyla bazı eklemeler de yaptım. Takip etmek isterseniz link aşağıda:



Sevgiyle kalın...



1 yorum:

  1. Vatan Millet Samatya'yı dinlemek ihtimalini bilsem okumazdım, yorumun son derce isabetli; gereksiz uzatılmıştı, tekrarlardan ibaret hissine kapıldım. Oysa yazarın diğer kitaplarını sevmiştim.

    YanıtlaSil