.

.
.

28 Haziran 2022 Salı

FİZİK 12 / 28 HAZİRAN

Bugün pek keyfim yoktu ve üstelik yağmur yağdım yağacağım diyordu, şemsiyesiz çıktığım için en kısa rotadan ulaştım hastaneye. Hastane tenhaydı yine, badana sonrası ayrıca soğuk görünüyor gözüme, afişimi de hala asmamışlar 😀 İri adam ve annesi sanırım temelli veda etmişler seanslara, ben de kısmetse cuma günü diplomamı alıp kep atmayı düşünüyorum. 

Çıkışta baktım bulutlar biraz dağılmış birkaç yere uğramak için Konur Sokak üzerinden Meşrutiyet Caddesi'ne yürüdüm. Bir zamanlar Ankara'nın en sevdiğim sokaklarından biri olan Konur artık tam bir keşmekeş. Konur'u seven bir yönetmen olsam belgeselini çekerdim. Zamanında Ankara'nın en çok kitapçıya ev sahipliği yapan sokağıydı, şimdiyse cafeler Cenneti. Üzerini de gökten gelecek tehlikelere karşı rengarenk şemsiyelerle kaplamışlar, oysa gelen gelmiş zaten sokağa, şemsiyeler de solmuş üstelik. 


Eskiden, kafelerin değil de kitapçıların sokağı olduğu zamanlarda sokağın girişinde büyükbaba misali "Turhan Kitabevi" karşılardı bizi, ne mutlu ki hâlâ karşılıyor. Sokağın diğer girişinde Mülkiyeliler. Eskilerden bir ikisi  kaldı zaten. Birkaç adım atınca "Dost Kitabevi"ne ulaşırdık. Girişinde gençler kalabalığı ile. Henüz Karanfil'deki Dost açılmamıştı. Konur Dost kitapsever parasızların mabediydi. Bir senet imzalardınız 6 taksit yaparlardı size, daha ortalıkta kredi kartları falan yokken. Kapanmasına rağmen en sevdiğim kitapçılar listesinde ilk sıradaki yerini korumakta. Sağdan "Yeni Çıkanlar" standından başlayıp dört duvarı turlar ve kasada son verirdik tura. Ahbabımız olmuştu zaten kasa görevlileri. Sonradan Karanfil Sokak'da yeni ve büyük bir şube açıldı, aslında merkez olmuştu orası. Tunalı Dost ve Konur Dost ardarda kapandı, gerçekten dost kaybı gibiydi o küçük Dost'ların kapanması. Şimdi çekilmiş bir diş gibi karanlık kitapçının olduğu mağaza. Ankara'da en çok gittiğim kitapçı olmasına rağmen Karanfil'deki Dost'u asla Konur'daki kadar sevemedim. 

Dost'un karşısında "bir küçücük fıçıcık, içi dolu turşucuk" misali küçük İmge vardı, minnak bir dükkan. Tıka basa kitap dolu. İlk gidenlerden oldu, yerinde Mülkiyelilerin kuruluş tarihini isim edinmiş bir cafe var. D&R'nin ilk açıldığı yıllarda Dost'un az ilerisinde bir dükkan kısa süre bir D&R şubesi oldu, loş, sevimsiz bir mekandı, çabuk kapandı ya da taşındı. Karşı sırada "Bilim ve Sanat Kitabevi", önündeki cafesi ile pek güzeldi. Ayfer Tunç "Bir Maniniz Yoksa..." kitabı çıktığında imza gününe gelmişti oraya. Henüz pek tanınmıyordu, tenhaydı ve pek hoş bir sohbet gerçekleştirmiştik kitabımı imzalattıktan sonra. Fotoğrafımız bile var, "Bilim ve Sanat Kitabevi"nden anı kaldı. Tabii ki orası da kapandı. 

Ve sokağın sonunda "İmge", beton yığını bir sokakta, arka tarafında insanı hayrete düşürecek bahçesiyle apaydınlık bir kitabevi. Artık bahçe yok, kitabevinin de eski tadı yok zaten. Neyin tadı var ki? Dipdibe sıralanmış cafe, restoran, pub (gülesim geliyor pub levhalarına, bildiğin sıradan içkili mekan, Dublin'deyiz sanki), bir gürültü, karmaşa, kakafoni, her yerden yükselen müzikler, kokular. Run Forrest Run 😀 Kaç Leylak Kaç, bugünlük de bu kadar, kaçtım ben...


6 yorum:

  1. "Şemşiye"li sokaklar, son senelerin modası oldu. Tabii o vakitler tanesi 5 TL idi, aldılar, yerleştirdiler sokak boyu. Şimdilerde hem bulunmuyor, bulunsa da kaç para kim bilir? Öyle soluk durmasına sebep ekonomiden ötürü derim. :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Antalya'da da vardı bir vakitler ama oranın güneşi 3 ayda haşat etti caanım şemşiyeleri, buradakiler de solmuş. Hair melodisi geldi aklıma: Bırak güneş içeri girsin :)))

      Sil
  2. Pub'lar iyiymiş buralarda da var. Ay birde buralarda kafe kıtlığı da var. Mesela dört bir yanımız kafe ama aslında girince sadece içecek siparişi verebildiğiniz ortaya çıkıyor. Yiyecek birşey yok. Bunlara da sinir oluyorum. Ben yeni nesil sayılırım biraz heralde onlayn kitap siteleri sadık yarimdir. Bende onlar kapandıkça üzülüyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Valla ben bağımsız kitapçıları seviyorum ama alışverişi online sitelerden yapıyorum, zira devir ökönömi devri :)))

      Sil
  3. Hatıralar dolu sokaklarda dolaşmak ve yeni hallerini önce gözlerimize, sonra da kalbimize tanıtmaya çalışmak. Bu İstanbul gidişimde bana da öyle oldu maalesef :/

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ankara birkaç yıldır gerçekten yoruyor ve üzüyor, güzelim başkenti koca bir kasabaya çevirip gitti eski başkan, ne yapsan toparlamaz artık...

      Sil