.

.
.

14 Haziran 2012 Perşembe

SICAK OKUMALAR


Bu benim Murat Gülsoy'dan okuduğum ilk kitap, son olmayacağı kesin. İlginçtir adı sanı duyulmamış yazarların bile bir sürü kitabını okumuşken Murat Gülsoy'dan tek bir kitap bile almamış ve okumamıştım. Sonunda şeytanın bacağı Buğday Tanesi'nin kitap etkinliği ile kırıldı. Sevgili Zeynep bana "Baba, Oğul ve Kutsal Roman"ı yolladı, hem de tek başına değil, yanında şık bir anahtarlık, kaplumbağalı kitap ayracı ve kitabı okurken eşlik etmesi için yeşil çayla birlikte. Çok telaşlı bir zamanıma denk geldiği için kitaba Antalya'da başlasam da bitirmek Ankara'da kısmet oldu. Son cümleyi okuyup kitabın kapağını kapattığımda dudağımda bir şarkı vardı: "Daha önceleri neredeydiniz?". Evet utanarak söyleyim ki Murat Gülsoy gibi bir yazarı atlamış olduğum için kendimi kınıyorum. Çok beğendiğim bir kitap oldu ve en kısa zamanda diğer kitaplarının da tadına bakılacak. İlginç bir anlatım biçimi, okuyucuyu araştırmaya yöneltecek ipuçları, akıcı bir dil ve değişik bir konu. Bir okur yazarından başka ne ister ki? Kısacası sevdim bu kitabı ben, minik bir alıntıyla tamamlayım: 

"Ruhum devlet binası gibi zaten. İlk sarsıntıyla kolonlar kirişlerden ayrılıyor."

Sıcak yüzünden evde kapalı kalınca yemek pişirmek dışındaki tek etkinlik kitap okumak oldu, "Baba, Oğul ve Kutsal Roman" biter bitmez evde sırasını bekleyen Şule Gürbüz'ün "Kambur"una el attım. Attım atmasına da pek tad alamadım, tamam bazı cümleler çok çarpıcı, çok vurucu idi ama genel anlamda sevdim diyemeyeceğim. Zaten toplamı 92 sayfa olan bir kitap ve o kadar seyrek basılmış ki 30 sayfa falan ancak okunacak şey var. O nedenle akşam olmadan bitiverdi. Hafızama iz bırakanlarsa şu satırlar oldu:

"Akıl hiçbir yere varmayınca duvara yazı olur."

"Bir alışkanlığınız varsa, bu daha da kötü. Yeni birine kahveyi şekersiz içtiğinizi ezberletene kadar kaç şekerli kahve içeceksinizdir kimbilir. Kırmamak için pek birşey söylemeyecek, katlanacaksınız. Bir gün dayanamayıp, yine sade kahve isteyip, onu sevdiğinizi söylediğinizde, "Hadi, hadi" diyecek, "seni tanıdığımdan beri şekerli içiyorsun." Kinlenecek, sırf bu yüzden kinlenecek -kolay kolay da içinizden atamayacaksınız."

Böyle işte, serin günler dileğiyle...

10 yorum:

  1. Aman Allah'm fincana bayıldım :)))

    nyks

    YanıtlaSil
  2. hahahaha bu sekerli-sade kahve olayindan bizde cok cektik yillar yili ailecek :))
    annemin yasli bir teyzesi var bayramlari gittigimiz, hep sekerli kahve yapar sagolsun, bizde kibarliktan diyemeyiz sade olsun diye :) Bir bayram babam dayanamayip kahveleri sekerli degil sade yaparmisiniz demezmi! utandik biraz ama babamin kahvesi sade annemle benimki sekerli gelince de oylece kalakaldik :D

    Bu da benim bir anim oluyor :)) kitabin satirlari neler hatirlatti birden bire :)

    YanıtlaSil
  3. ruhumu dinlendiriyorsun ssevgili Leylak, çok yaşa e mi <3

    YanıtlaSil
  4. Murat Gülsoy'u ben de ihmal etmişim. İki ay önce öykü kitaplarını okuyarak başladım. Takip edeceğim yazarların arasına girdi hemen.

    YanıtlaSil
  5. Benim de var öyle yazarlarım, sanırım çok duyulan isimlere karşı oluyor bu bazen, ben de Alev Alatlı'yı hiç okumadım, sizin daha önceki yazınızda görünce de merak ettim, onun başlangıç kitabı nedir sizce, ne öneririsiniz?
    Şule Gürbüz'ün bir kitabı da bende sırada, o iyidir umarım.
    Sevgilerimle.

    YanıtlaSil
  6. Sevgili Leylak Dalı,
    Ankara bu akşama doğru dileklerini duydu zahir, bulutlar nerden toplandılarsa toplandılar, güneşi de çok küstürmeden, yonca tarlasında bitmiş bir demet yaban menekşesi misali, serinlik sundular..Umarım gönlünüz ferahlamıştır. Söz Murat Gülsoy'dan açılmışken, kendisinin bir bloğu olduğundan haberli kılayım istedim. Benim takip listemde var.. Belki eklemek istersiniz. Bir de şu anda okuduğum, bana göre uzun cümlelerin efendisi bir genç yazardan da bahis açayım yeri gelmişken. İlk öykü kitabı diyorlar ama yüzyıllardır yazıyor gibi.. Adı: Serhat Çelikel. Kitabın adı: Pencere. İncecik bir öykü kitabı.. Nasıl cimrilikle okuyorum bitecek diye bilemezsiniz.. Paragraflara ayırıp ayırıp her cümleyi görüntülemekle uğraşıyorum, içindeki baharatları tek tek ayırt etmeye çalıştığım tadına doyulmaz bir yemek gibi. Gene aldım başımı gittim..Sevgiyle kalın..
    U(YKSZ)

    YanıtlaSil
  7. leylağım kitap kurdum
    güzel bir kitapmış listeye alındı

    YanıtlaSil
  8. Merhaba,
    doğrusu şöyle damardan bir baba yazısı okumaya geldim:))Siz de yoğunsunuz anlaşılan, lale haziran da gelecekti bir değişiklik var mı, terar uğrarım :))

    YanıtlaSil
  9. Bende bu kitabı "kitap etkinliği"nde eşleşdiğim arkadaşa almıştım ve listeme eklemiştim.
    Keyifli okumalar Leylak Dalı.

    YanıtlaSil
  10. Sevgili leylak dalım, ben birkaç gündür yazılarını takip edemiyordum. üstünkörü bakarken rastladım bu yazıya. beğenmenize sevindim.sizin sayenizde bizde fikir edindik. Sevgiler

    YanıtlaSil