Kızkardeş geldi sabah, birlikte dışarı çıktık. Evden 10 adım uzaklaşmadan karşı kaldırıma parketmiş Yurtiçi Kargo arabasını gördüm. Bir paket bekliyordum ve bu arabada olması kuvvetle muhtemeldi. Karşıya geçmeye çalışan görevliyi yakalayıp sorduk, evet benim paket az daha zile yapıştırılan-belki de yapıştırılmayan-bir ihbara dönüşecekti. Hemen karşıya geçip paketimi araçtan teslim aldım, merdiven çıkmaya üşendiğim için apartmanın altındaki berber salonuna bıraktım. Bıraktım da ne oldu, eve döndüğümde dükkan kapalıydı ve ben şu ana kadar hâlâ paketime ulaşabilmiş değilim.
Kızkardeş numaralı gözlüğünü yenileyecekti, çerçeve bakmak için birkaç gözlükçüye girdik. Her biri-devletin katkı payı da dahil olmak üzere-farklı farklı fiyatlar verdiler. Güya indirim yaptığını söyleyen bir dükkandaki beğendiğimiz modeli almak üzereyken son bir kez daha soralım dedik ve tıpkısının aynısı gözlüğü neredeyse yarı fiyatına aldık bir başka gözlükçüden. Siz siz olun farklı yerleri dolaşmadan gözlük almayın.
Yeni açılan bir simitçiye-aslında saray olduğunu iddia ediyor ama bence köşk bile değil-oturduk sonra. Kızkardeş gözleme, ben de kaşarlı simit ısmarladık. Oldukça tenha olan mekanda 15 dakikadan fazla bekledikten sonra hazır yufkadan, neredeyse çiğ, yağsız bir gözleme geldi. Kaşarlı simit ise kalmamış, kalmadığını 15 dakikada ancak idrak edebilmişler. Kızkardeş pöstekiye benzeyen gözlemeyi çiğnemeye çalışırken ben de normal Ankara simidine krem peyniri katık ettim. Bir daha gelmemeye karar verdik. Odun garsonlarla ve müşteri ne versen götürür zihniyetiyle hizmet veren- daha doğrusu veremeyen-işletmelerin tamamı kapansın arkadaş.
Çok sıcaktı, tüm sanal alem Eylül geldi, sonbahar geldi diye yıkılıyor ama üzgünüm hâlâ yaz, hem de ciddi anlamda yaz. Eve dönene kadar beynim kayısı yumurta kıvamına geldi-ki hiç sevmem-kendimi dar attım içeriye, en serin odaya gidip serildim, mis gibi bir uyku çekmişim.
Bugünün ahvali böyledir blog kardeş, yarın kızkardeşle bir etkinliğimiz var, fotoğraf çekmeyi becerebilirsem seninle de paylaşırım. Şimdilik sen ve takipçilerin kalın sağlıcakla...
Not: Fotoğrafın konuyla alakası yok doğal olarak, içiniz açılsın diye paylaştım. İstanbul'dan, Zeyrekhane'nin bahçesinden...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder