Yaklaşık üç haftayı kitaplar ve kitaplıklar arasında geçirdikten sonra blogumla başbaşa kalabildiğim için mutluyum. Çok güzel bir etkinlik olduğu kanısındayım, devamı yeni yılda, bu amaçla açılacak blogda gelecek inşallah.
Bu yıl ruhumdaki yeni yıl çocuğu biraz tembeldi, epeyce dürtükledikten ve "Haydi, haydi" diye ısrar ettikten sonra uyandı, esasen hâlâ da esnemeye devam ediyor. Kendini canlı hissettiği anlardan birinde yukarıdaki ağaç süslendi, sol yanımdan rengarenk göz kırparak gaza getiriyor. Bu benim için yeni yıl ağacından öte, bir hatırlama ağacı. Dallarından dostlarımın anıları sarkıyor çünkü. Bir dalda Sünter var, ötekinde Lale. Şuşu aşağılardan göz kırpıyor Buğday Tanesi tepeden. Gelen kartlar da etrafında yerini alacak, Fıstıklı Tombi yerleşti bile. Böylece ben yeni yıla kadar tüm dostlarla beraber olacağım.
Siz burada kitaplıkları incelerken ben dolu dolu bir hafta geçirdim. Beethoven'in 9.Senfonisi ile başladım Pazartesi günü, ne kadar güzel olduğunu söylememe gerek yok sanırım. Cuma'ya kadar kartlar doldurdu saatlerimi, sonunda dün birkaç tanesi hariç postalamayı başardım. Cuma günü ani bir kararla sinemaya gidip "Uçuş"u izledim. Bir başyapıt olmasa da sıkılmadan izlenebilen bir filmdi. Cumartesi sırada tiyatro vardı, "Ruhlar Gelirse" isimli eğlenceli bir bulvar komedisi izledik. Asıl şahane etkinlik Pazar akşamı idi; "Göksel Baktagir ve Komşu Konseri".
Beni tanıyanlar Göksel Baktagir müziğini bir ömür bıkmadan dinleyebileceğimi bilir. Koşturarak gittim ve beklediğimin ötesinde güzellikte bir konser dinledim. Dün akşam da bir sanat merkezinde koro eşliğinde çaldığı bir mini dinletiye katıldım, hem kendisiyle tanıştım, hem de şu anda keyifle dinlemekte olduğum bir imzalı CD kaptım:) Bu 2012'nin giderayak bana sunduğu bir hoşluk oldu. Haydi size de bir kıyak yapıp bu son CD'den bir parça dinleteyim; "Hicaz Saz Semaisi/Hazan":
Siz burada kitaplıkları incelerken ben dolu dolu bir hafta geçirdim. Beethoven'in 9.Senfonisi ile başladım Pazartesi günü, ne kadar güzel olduğunu söylememe gerek yok sanırım. Cuma'ya kadar kartlar doldurdu saatlerimi, sonunda dün birkaç tanesi hariç postalamayı başardım. Cuma günü ani bir kararla sinemaya gidip "Uçuş"u izledim. Bir başyapıt olmasa da sıkılmadan izlenebilen bir filmdi. Cumartesi sırada tiyatro vardı, "Ruhlar Gelirse" isimli eğlenceli bir bulvar komedisi izledik. Asıl şahane etkinlik Pazar akşamı idi; "Göksel Baktagir ve Komşu Konseri".
Beni tanıyanlar Göksel Baktagir müziğini bir ömür bıkmadan dinleyebileceğimi bilir. Koşturarak gittim ve beklediğimin ötesinde güzellikte bir konser dinledim. Dün akşam da bir sanat merkezinde koro eşliğinde çaldığı bir mini dinletiye katıldım, hem kendisiyle tanıştım, hem de şu anda keyifle dinlemekte olduğum bir imzalı CD kaptım:) Bu 2012'nin giderayak bana sunduğu bir hoşluk oldu. Haydi size de bir kıyak yapıp bu son CD'den bir parça dinleteyim; "Hicaz Saz Semaisi/Hazan":
Kanun sesiyle yıkansın içiniz...
hoşgeldinnnnnnn leylağım
YanıtlaSilgüzel etkinlikler bunlar
kulaklarının pası silinmiş ne güzel
Merhaba :)
YanıtlaSilKitaplıkları görmek,farklı tarzları tanımak güzeldi :)
Güzel bir yıla gireriz umarım,selamlar :)
Yeni Yıl ağacında anıların olması ne güzel. Sinema Tiyatro ile geçen saatler harikadır.
YanıtlaSilya bu yılbaşı şeysi bana da gelmedi ya :(
YanıtlaSilanaaa ,özlemişim ya, kitaplar arasında kaybettiydik seni...
YanıtlaSilBizim ağaç erkenden gelip konmuştu baş köşeye bu yıl.Geçen yıl ben hiç ağaç kurmamıştım, kuramamıştım biliyosun hikayeyi:)
Hoş geldin, hoşluklarla geldin, Leylak'ım
Kitaplık projesi çok keyifli bir paylaşımdı. Çok teşekkürler :)
YanıtlaSilGöksel Baktagir, harikadır muhteşem bir huzur verir.
YanıtlaSilKendisi hem hemşehrim hem de tanıdığım olur :)
Çok da mütavazi bir Beyefendi, sevindim tanışmanıza
Hoşgeldiniz :) ben filmi merak ettim, nasıldı acaba Sen Dünyaya Gelmeden filmi...
YanıtlaSilLeylək Xəlifə,
YanıtlaSilHoşbuldum :) Kitabını okudunuz mu bilmiyorum, bazı bölümler atılsa da kitaba sadık kalınmış. Yalnız beni kitapta en çok etkileyen savaş bölümleri idi, filmde çok çarpıcı verilmemiş ya da verilememiş. Ama genel olarak izlenebilir düzeyde güzel bir filmdi. Ve ben kitapta da en sevdiğim karakter olan Gojko'yu filmde daha çok sevdim...
Dejavu,
YanıtlaSilHem nasıl huzur verir, saatlerce dinlesem bıkmam. Bu gittiğim 5.konseriydi zaten. Her seferinde ayrı bir keyif...
Evet mütevazı olduğu belli zaten, dün tanışınca da düşüncem perçinlendi...
Vladimir,
YanıtlaSilBenim için de çok keyifli oldu ve genel olarak herkesin hoşuna gitti. Hala kitaplık fotoğrafları geliyor desem :)
Lale,
YanıtlaSilBen de özlemişim valla :) Ağacım ağacına selam veriyor facede :)
Coraline,
YanıtlaSilDürtükle, dürtükle uyanıyor o zaman :)
Aslı,
YanıtlaSilÇok haklısın, güzel anılar biriktirelim yeni yılda da...
Neşeli ve İncili Günler,
YanıtlaSilEvet çok hoş oldu, devamı yeni açılacak kitaplık bloguna olsun ve dediğiniz gibi güzel bir yıl olsun...
Maviannem,
YanıtlaSilHoşbuldum canım. Dediğin gibi pas mas kalmadı valla :)
Leylak Hnm. merhaba,
YanıtlaSilValla çok sevdim kanun sesini..
Sağolun ben de sayenizde tanıştım desem mi ki???
Mine Hanım,
YanıtlaSilNe kadar güzel değil mi? Gerçekten sayemde tanıştıysanız çok sevinirim. O zaman size en kısa zamanda en sevdiğim CD'sini yollayacağım büyük bir zevkle...
Aaaaaaaaaaa inanmıyorum....
YanıtlaSilSüpersiniz...
Mine Hanım,
YanıtlaSilSiz de süpersiniz, yıl bitmeden elinizde olacak :)
Leylak Dalı'nın kaybolan kitaplığı bulunmuştur:
YanıtlaSilhttp://benyazarsamolur.blogspot.com/2012/12/leylak-dalnn-kitaplk-klgndaki_19.html