Bugün ara ara yağıp ara ara duran yağmurlu bir havada, genç bir kızın sürekli telefonla konuşup sevgilisini anlattığı dolmuşla Devlet Tiyatrosu sahnesine gidip "Bir Daha Çal Sam" isimli oyunu izledim.
"Casablanca" filminden esinlenerek Woody Allen'in kaleme aldığı oyunu Barış Eren çevirip yönetmiş. Filmin konusuyla ilgisi yoktu ama göndermeler vardı. Eğlenceli bir komediydi, Humprey Bogart'ı canlandıran oyuncunun dışında gözüme batan bir şey olmadı. Arkamdaki sırada oturan büyüklü küçüklü gruptaki çocuklardan birinin perde arasında çantasından bir sefertası çıkarıp makarna kaşıklaması ise görülmeye değerdi. Bir dahaki sefere ben de yaprak sarma götüreceğim.
Dönüşte çiseleyen yağmur altında Seda Sayan'ın çığrına çığrına şarkı söylediği bir dolmuşa attım kapağı, eve vardığımda yan apartmanda davul zurna çalıyordu. Meğer gelin çıkıyormuş. Kakafonik bir memleketiz vesselam...
Makarna kaşıklayan çocuk. :D
YanıtlaSilGünaydın, bazen bu kakafonik hallerimizi seviyorum. :) Barış Eren'i başarılı bulurum ama oyuncularda mı sorun vardı acaba .. Yaprak sarma çok güldürdü beni, kendimi tiyatroda o halde hayal ettim :)))
YanıtlaSil