.

.
.

16 Eylül 2022 Cuma

SERGİLER BİZİ SÖYLER / 16 EYLÜL

İki gün önce Ankara'nın eski zamanlarına olan özlemimi dile getiren hem nostaljik, hem de sitemli bir yazı yazmıştım, dün pekiştirme mahiyetinde Ankara ile ilgili bir sergiye gittik Çankaya Belediyesi Çağdaş Sanatlar Merkezi'nde: Duygular Coğrafyası Ankara.

Biz iki kardeşin Ankara sevgisini bilen bilir. Bu şehre sonradan yerleşen insanların Ankara hakkındaki duyguları nedir bilemem ama burada doğup büyüyen, yıllar içinde irtibatını hiç koparmayan kişiler Ankara'daki anılarını severler daha çok, bir ana gibi kucaklar çünkü şehir onları, büyümelerine olan katkısı inkar edilemez. Bütün yozlaşmasına, çirkinleşmesine rağmen bitmez bu sevgi, insan yaşlandı, çirkinleşti diye annesini sevmekten vaz geçebilir mi? Şehir Plancıları Odası tarafından çeşitli atölyelerin katılımı ile hazırlanan dünkü sergi düşündüğümüzün ötesinde iyi düzenlenmiş, çok emek verilmiş bir sergi idi. Kız kardeşimin de katkısı vardı, hatta haberim olmadan, dolaylı olarak benim de. Bir bölümde anlatılan bizim hikayemiz olmuş tam anlamıyla.


Sergide resim, fotoğraf, grafik, maket, harita, söyleşi, video, ses ve benzeri metodlar yoluyla Ankara her yönden tanıtılmaya çalışılmış. Ankara'dan insanlar duygularını, anılarını, yaşanmışlıklarını dile getirmiş. Şu aşağıdakiler de bu bölümde yer alan kardeşimin aktardıkları:





Şunca yıllık hayatımda bir sergide yer almak da kısmetmiş dolaylı yoldan olsa bile, üstteki fotoğrafta etrafı çocuklarla çevrili olan ben, Hıfzıssıhha  fotoğrafında, sağ baştaki de babam. 

Ankara ile ilgili pek çok enstalasyon vardı, fotoğraflardan pek anlaşılmıyor ama Ankara sevengillerden iseniz sergi 16 Ekim'e kadar açık, gidip görün derim.



Bu pano birkaç kadınla Ankara üstüne yapılan görüşmede anlatılanların çizgilerle canlandırılması. 


Kale civarını canlandıran bir maket


Ankaralı ünlülerden Cin Ali 😀


Ankara'da artık olmayan, yıkılmış, harabe haline gelmiş, değişmiş önemli binaların resimleri ressam-mimar Mükremin Barut tarafından tuvale aktarılmış, aşağıda artık bahçeli olmayan evlerin bulunduğu Bahçelievler için yapılmış bir tablo:




Binaların koruyucu tanrısı Maat imiş bu resimdeki. Dilerim ki tüm güzel, özgün binaları korusun. 3 yılın üstüne sergi gezmenin keyfi de bir başka oluyormuş. Nicelerine diyelim...



3 yorum:

  1. Ne güzel bir sergiymiş bu böyle, çok özgün ilk kez denk geldim. :)

    YanıtlaSil
  2. ben haftaya yine Ankara'dayım sanırım, vakit olursa gideceğim kesin!

    YanıtlaSil
  3. Ne tatlı bir sürpriz oldu kimbilir diyeceğim geliyor, ayy harika ;) Çok öptüm.

    YanıtlaSil