baba.
Kızan, karışan, sinirlendiren. Koruyan, sarılan, özlenen, manası yokluğunda daha iyi anlaşılan kişi. Birçok dilde benzerlik gösteren kelime, ba çocuk sesinden türetilmiştir.
Lügat365 böyle tanımlamış babayı, biraz da işin popülaritesine kaçarak. Ben babamı dün toprağın koynuna bırakıp döndüm. Memleketi saran alevler cümlemizin yüreğini de yakarken, benim yüreğime ayrı bir kor düştü. Kendimi yazarak sağaltan bir insanım, şuraya babam için birkaç satır yazmazsam bir şeyler eksik kalacaktı, eminim okusa çok mutlu olurdu.
Lugat365'in tanımladığından çok farklı baba tanımlarım var benim. Varlığının bilinçli olarak farkına vardığım 3-4 yaşlarımda, kısa bir süreliğine oturduğumuz Saimekadın'daki, alt katında Cennet'le abisinin oturduğu, her rastlayışında "Nereye de gidiyon kız Cennet" diye mani söylediğin evde akşamları iş dönüşü önüme koyduğun parmak çikolataydı BABA.
Seni en çok sevdiğim, hayatımın belki de en güzel bir yılını geçirdiğim Cengiz Sokak 69 numara var sonra. Bana cangıl gibi gelen, aslında küçücük bahçeye açılan, nohut oda, bakla sofa o ev. Kış geceleri, sobanın yanındaki masada, ben senin getirdiğin "Zevzek Guguklu Saat"i okurken sen Roma Hukuku çalışırdın yüksek sesle. "Corpus, Juris, Civilis"i üçüz kardeş sanırdım. Yaz akşamları annem yemeği ısıtmak için pompalı gazocağı ıle cebelleşirken bir sigara tüttürürdün bahçede. Dalgalı saçları alnına düşen, incecik ve gencecik bir adam. Pazar sabahları bahçede kahvaltı ederdik, içerdeki radyodan Zehra Eren'in sesinden tangolar yükselirdi. Radyo da radyo olsa, tepesine vurmadan çalışmayan simsiyah bir alamet. Ayışığı bahçeyi aydınlatırken yavaştan söylediği en sevdiği şarkıydı BABA. "Kız sen ne güzelsin, sana gençler tapacaklar"
Babil Kulesi'ne taşındıktan az sonra 24 dairenin çok sevilen Naim Abi'si oluvermiştin. Yan bahçede oynanan voleybollar, bayram şekerleri, mutfağı dağıtarak denenen sofistike yemekler, lehimli tenekelere kurduğun turşular, soba borusuna bağladığın düzenekte dönen minyatür derviş, bayram sabahları namaz dönüşü getirdiğin kırmızı balon, Faruk abi ile iki tek atarken söylemeyi adet haline getirdiğiniz "Viva La Amour" ve birbirine çarpan kadehlerin şıngırtısıydı BABA.
Mevsim kıştan bahara dönerken, daha paltoları sırtımızdan atamadan, bir akşam iş dönüşü kapıyı açtığımda uzattığın bir kesekağıdı turfanda çağlaydı BABA.
Evimiz bellediğimiz Hıfzıssıhha'nın gölgeli koridorlarındaki ayak sesleri, beherde demlenen çay ve bahçeden toplanmış bir demet leylaktı BABA.
Yemek sonrası kahvesini götürdüğümde ihmal etmeden söylediği tekerlemeydi BABA. "Ehl-i keyfin keyfini kim tazeler/Taze elden, taze pişmiş, taze kahve tazeler"
35 yaşından sonra üniversiteye başlayıp inci gibi yazısıyla tuttuğu defterler, yaptığı maketler, ince işlenmiş minyatür faytonlardı BABA.
Aybaşlarında maaşını alır almaz adet haline getirdiği koca bir kesekağıdı karışık kuruyemişti BABA.
100 kişinin arasından seçebildiğim ayak sesleri, ceketinin cebine katlayıp koyduğu Cumhuriyet gazetesi, ömür boyu kullandığı bez mendillerdi BABA.
Evlenip başka bir şehre giderken onun dışına, benim ömür boyu içime akıttığım gözyaşlarıydı BABA.
Ben bebek beklerken, "Kız doğacak, kız iyidir, ben kızlarımdan çok memnunum" diye tüm bebek çeyizini pembe alıp oğlan olduğunu öğrenince attığı göbeklerdi BABA.
Antalya'daki eve geldiğinde çok sevdiği pazarlara gidip, dönüşte "Şen!" diye seslenerek kucağıma bıraktığı bir demet, uzun saplı, rengarenk gerberaydı BABA.
Torunu üniversiteyi kazandığında evlerinde kalacak olmasının mutluluğu, yıllarca üşenmeden ona yaptığı sandviçler, salatalar, hazırlayıp önüne koyduğu sofralardı BABA.
Annemin vakitsiz ölümüyle yaşadığı boşluk, şaşkınlık, hüzündü BABA.
Ve dün onu toprağa bıraktığımızda bizdeki boşluk, şaşkınlık, hüzündü BABA.
Artık hiçkimse bana "Ay benim güzel kızım" demeyecek.
Ne zaman dinlesem seni yanımda hissedeceğim, "Acem Kızı"nı dinlerken, söylerken gözlerindeki ışıltıydı BABA.
Keşke yine Mustafa çalsa, ben söylesem, sen de eşlik etseydin BABA...
Ne desem bilemedim. Ne söylesem eksik. BABA işte. Adı üstünde. Yokluğu, dayanacağın sağlam bir duvarın eksikliği. Başın sağ olsun desem... Nurlar içinde yatsın.
YanıtlaSilSabır diliyorum Nurşen Ablacım hepinize; sana, Funda'ya, eşlerinize ve torunlara...
Nurşen’ciğim sana sonsuz sabır diliyorum.Aynı acıyı ben de yaşadım,alışmak zor ama insanoğlu herşeye dayanıyor.Mekanı cennet olsun.
YanıtlaSilÇok duygulandım okuyunca..Ben de babamı 2017 Ekimde kaybettim ..Başınız sağ olsun
YanıtlaSilCanım Leylak Dalı, gözyaşlarımı tutamadım…. Öyle güzel yazmışsın ki, ardından böyle yazılan bir insan gerçekte kim bilir nasıl güzeldir diye diye okudum.. Sabır diliyorum. Mekânı cennet ruhu şad olsun babacığının….
YanıtlaSilBaşınız sağolsun. Mekânı cennet olsun.
YanıtlaSilCanım benim atlattın beni. Ruhu şad olsun baba özlemi bir başkadır ve onlar hep özleyeceklerimiz arasındalar artık ����
YanıtlaSilÇok üzüldüm.
YanıtlaSilRahmet dilerim.
Ne güzel anlatmışsınız.
Sevgiler.
Selma Er
Çok üzüldüm.
YanıtlaSilRahmet dilerim.
Ne güzel anlatmışsınız.
Sevgiler.
Selma Er
Başınız sağolsun. Ne güzel ifade etmişsiniz
YanıtlaSilBaşınız sağolsun. Ne güzel ifade etmişsiniz
YanıtlaSilBaşınız sağolsun, mekanı cennet olsun...
YanıtlaSilBaşınız sağolsun. Babamı 1981 yılına 58 yaşındayken kaybettim. Çocukluğundan beri önce anne babası ve kardeşleri, sonra annem ve ben için çalışan, fedakar emekçi babamı tam çalışıp para kazanarak o emekli olduktan sonra rahat ettireceğim, gezdireceğim dediğim zaman kaybettim. Bunca sene sonra bile acısını duyarım. Sabır diliyorum. Mekanı cennet olsun babanızın.
YanıtlaSilsevgili öğretmenim, başınız sağolsun. ne güzel bir baba figürüyle büyümüşsünüz, bu, bu ülkede, bu dünyada öylesine kıymetli ki...babacığınızın mekanı cennet olsun. size sabır diliyorum. allah bu acınızı unutturmasın...
YanıtlaSilÇok güzel anlatmışsınız babanızı
YanıtlaSilNurlar içinde yatsın
Sabırlar diliyorum size
Nurşen Hanım çok zor size sabırlar diliyorum. Işıklar içinde uyusun babanız. Sevgiler.
YanıtlaSilNaim abi benim için de , çok büyük eksiklik telefondaki emoooooş hiç unutmayacağım mekanı cennet olsun ışıklarda uyusun
YanıtlaSilAllah rahmet eylesin ,sabır diliyorum .Nur içinde uyusun babaciginiz🙏
YanıtlaSilHakkını vererek baba olanların kaybında, dilde eksilen o iki hece olsa da, kalpte kalan kocaman bir sızı oluyor ne yazık ki... Başınız sağolsun Nurşen Hanım. Bolca sabır diliyorum size. Nur içinde uyusun babanız.
YanıtlaSilCanım Nurşenciğim,
YanıtlaSilBaban keşke bu yazıyı okuyabilseydi yazıyordum ki, düşündüm, böyle bir babanın kızı isen, baban zaten senin bu yazıyı yazacağını biliyordur.
Nur içinde yatsın, sabırlar diliyorum.
Ne güzel, ne dolu dolu bir insanmış. Mekânı cennet olsun. Size sabırlar diliyorum.
YanıtlaSilAh.. başınız saolsun Leylak Dalı. Allah geride kalanlara uzun ve sağlıklı ömürler versin. Toprak incitmesin.
YanıtlaSilSabırlar dilerim Nurşencim.
YanıtlaSilBabasını kaybeden kız çocukları kaç yaşında olursa olsun onların yokluğuna alışamaz sanırım. Babamın ölümünün 10 .yılı özlemi hiç azalmadı.Başınız sağolsun , nurlar icinde uyusun Allah evlatlarımızin acısını göstermesin.
YanıtlaSilAllah rahmet eylesin, üzücü bir kayıp.
YanıtlaSilAllah sabır, güç, kuvvet versin
YanıtlaSilAllah rahmet eylesin,size sabırlar versin.
YanıtlaSilBaşınız sağolsun. Allah babanıza rahmet eylesin, sizlere sabırlar versin.
YanıtlaSilAnnemin özlemle Naim gardaşım diye sarıldığındaki kucaklaşmalarını anımsıyorum.Buluştular sonunda.
YanıtlaSilYutkundum yutkundum gidiyorum. (Bilgisayar tamirden yeni geldi bu arada.) İçimdekileri tahmin edeceğini biliyorum. "Seni anlıyorum" dediğimde bunu yürekten söylediğimi biliyorsun. Erkeni geçi yok bunun. Baba babadır. Ne yüzü unutulur ne kokusu ne sesi. Önce acı acı sonra tatlı tatlı hatırlanır. Hep hatırlanır.
YanıtlaSil