Yılbaşına kadar bu görüntülerle bayacağım sizi, ne yapalım senede bir defa oluyor. Hem Atalet kardeşimle ben seviyoruz böyle allı morlu, parlak simli :)
Efendim kartlarım yavaş yavaş kapımı çalmaya başladılar. Dün tam apartmandan çıkarken postacıyla burun buruna geldim. ağzında emzik gibi tuttuğu sigarasının pofur dumanlarını suratıma suratıma üfleyerek, en nemrut yüz ifadesiyle şöyle buyurdu: "Size bu özel günlerde çok posta geliyor. Haydi normal gelenleri kutuya atıyorum (yalan, ya tüm apartmanınkini topluca posta kutularının üstüne bırakıyor, ya da kapı altından fırlatıyor) ama imzalı gelenleri ne yapacam?" "E, zili çalacaksınız, ben kapıyı açacağım, imzalatıp teslim edeceksiniz". Bir duman daha savurup "Ya evde yoksan?" diyerek siz'den sen'e dikey bir geçiş yaptı ve ben otomatik olarak şarkının melodisini kafamdaki müzik setinde çalmaya başladım: "Ya evde yoksaaaaan". "Yok mu bırakacağım başka bir yer" diye devam etti ikinci dumanı püflerken. "İhbar bırakırsam ta PTT Merkeze gidersin". Aniden gözlerim doldu, çok hislendim. Nemrut postacı beni düşünüyordu, taa merkezlere gitmemi istemiyordu. Burnumu çekerekten dedim ki: "Karşı komşuya bırak". Sonra gözyaşlarımı silip elime tutuşturduğu bir tutam zarfı çantama koydum ve sevinçten "Singing in the Rain" filmindeki Fred Astaire gibi şarkı söyleyip topuklarımı birbirine çarparak dışarı attım kendimi, ilk gördüğüm elektrik direğinin etrafında da bir tur döndüm yine Fred Astaire'e öykünerek:)
Zarflardan çıkan dostlar şöyledir: Fotoğraftaki şirin kardan adamların sahibi Fermina Daza, saksafoncu kardan adamıyla Mino, kucaklamak için kollarını açmış kardan adamıyla Judy, müzisyen Noel Baba'larıyla Hazan, yılbaşı alışverişine çıkmış grubuyla Fıstıklı Tombi, kar altında kızak kayan çocuklarıyla Belçika'dan Yasemen, papyonlu, fesli tavşanıyla Zeynep, eski İstanbul manzarasıyla Yağız oğlanın annesi ve gül dalıyla Elif; hepinize çok teşekkür ediyorum, günüme güzellik kattınız. Taşsın dökülmesin, artsın eksilmesin diyor sevgiler yolluyorum...
Çok ilgisiz olacak ama Decalog'ları nerede seyrettin?
YanıtlaSilBu arada mutlu yıllar diliyorum. Kitaplık projesi çok hoş olmuş.
Kunecim,
YanıtlaSilDekalog'ları Sinegözden izledim, tamamı ve Kieslowski'nin epey filmi var, zaten çok iyi bir site:
http://www.sinegoz.com/polonya/dekalog-1-dekalog-jeden-1989/
Ben de mutlu yıllar diliyorum, kitaplıkla ilgili bir blog fikri var aklımda yeni yılda...
eeee hani benimki:) Belçikalardan gelebilmiş hemide burda trafik daha çok tabi, İstanbul hudutlarından çıkana kadaaaar..... Elektrik direğinin etrafında dönme anını görmek isterdim doğrusu:)
YanıtlaSilSinem,
YanıtlaSilPostacımızı yeterince tanıtamadım galiba, öyle hepsi birden olur mu, dur bakalım haftaya bir parti daha getiririz . Postacıdan dayak yemeden etkinlik bitse razıyım:)
Seninki bana geldi. Ama benimki hala ulaşmamış. Ama bu yıl posta daha iyi çalışıyor sanki.
YanıtlaSilMerhaba Leylak Ablam;
YanıtlaSilBir aydan uzun bir süredir bloguna bakamıyorum. Sebep: Biz Çanakkale'ye taşındık (belki arada kuşlar söylemiştir). Gerçi sen olsan, taşınma arasında bırak blog okumayı, blog yazmaya bile ara vermezdin; ama ne yazık ki ben senin gibi çalışkan bir tip değilim. O "kuşlar" gelip dağınıklığımı toplamasa daha da kendime gelebileceğim yoktu ya, neyse ki yetiştiler. Hala koltuk, perde, halı gibi yeni alınan bazı şeylerin uğraşı devam etse de, genel olarak evdeki kolilerin büyük çoğunluğunun ortadan kalkmasıyla hafif bir rahatlama başgösterdi. Diyeceğim odur ki: artık buraya bekliyorum, ne yap et bir gün yolunu Çanakkale'ye düşür olur mu güzel ablam, söz emekli olur olmaz ben de sana gelecem :)
Anlatmakla olmaz,görmemiz lazım :)
YanıtlaSilAsortik,
YanıtlaSilBiraz çoğalsın fotoğraflayıp ekleyeceğim bloga, görmeden olur mu :)
Sevi,
YanıtlaSilEvet, kuşlar söyledi, ben de merak ediyordum ne oldu bu kıza diye neyse ki güzel birşeyden dolayı yokmuşsun ortalarda. Çok sevindim canım. Çanakkale'ye yıllaaar önce gitmiş ve sevmiştim, eminim şimdi daha güzeldir. Güle güle otur, sağlıkla huzurla...
Demek emekli olunca geleceksin bana ha, ay alemsin ayol o zamana benim yürüyecek halim kalmaz. En iyisi biz bu yaz İstanbul'da buluşalım, sen, ben, kuşlar negzel olur di mi :)
Öpüyorum çok...
Mihribancım,
YanıtlaSilBenim postacı öyle hergün gelip kendini yoramaz, haftada bir. Aman ona da razıyım kaybetmesin de :)
evet postacı maceraları başladı. :)
YanıtlaSilAblacim yilbasi kartlari bahane senin postaci hikayelerin sahane ;)
YanıtlaSilAma sasirmadim da degil normalde her yil buraya bile kartlar sizin oraya geldiginden hizli geliyordu simdi benimkiler yok henuz seninkiler gelmis bile :) umarim benimki de kazasiz belasiz gecer eline.
Leylak Dalimcim cok tesekkur ederim baglanti icin. Decaloglarin uzun film olan iki tanesini seyretmistim zamaninda bir film atolyesinde o zamandan beri gerisini arar dururdum:-)
YanıtlaSilKahve blogu ile cok ilgilenemedim ama kitaplik bligunu daha yakinen takip ederim artik:-)
Tamam sen İstanbul'a gel, ben Teyzoş'la ikinizi oradan kaptığım gibi buraya getiririm evelallah. Ayrıca niye öyle diyorsun, ben çok niyetliyim, acemi bir emekli olduğum anda senin yanında staja başlamayı hayal ediyorum, beraber bir kaç festival, bir kaç kitap fuarı geçirmeden öyle kenara çekilmek yok, ona göre! Öpüyorum...
YanıtlaSilHiç bir şey beklemeyince postacıların beni sinir etme ihtimali de ortadan kalkıyor Leylağım:)))
YanıtlaSilYeni misafirlerin de pek şekerler, keyfin bol olsun:)
Yeniden döndüm,takipteyim....
YanıtlaSilTüTü
Kartımın sağ sağlim elinize ulaşmasına çok sevindim :)
YanıtlaSilYeni yılın kutlu mutlu , mus mutlu olsun Leylağımmmmm :)
YanıtlaSilDüşlerimden İnciler,
YanıtlaSilSenin de öyle olsun Yağız oğlanın güzel anası:)
Boş Defter,
YanıtlaSilBen de, zira Antalya postası çok feci. Gönderdiklerim de gönderilenler de hep kayboluyor...
Etki Alanı,
YanıtlaSilYeniden hoşgeldiniz o zaman :)
Baykuşum,
YanıtlaSilAz evvel postacı geldi, tek bir paket getirmiş, başka zarflar da vardı ama onları sonra götür diye vermediler merkezden dedi iyi mi :))
Sevi,
YanıtlaSilİnşallah, inşallah, inşallah :)
Kunecim,
YanıtlaSilKeyifli seyirler...
A-H,
YanıtlaSilAz daha beklemem gerekecek sanırım. Az evvel geldi postacı elinde bir kart, bir koli, diğerleri sonra dedi gitti :)
Zeynep,
YanıtlaSilBaşladı ki ne macera:)