.

.
.

24 Eylül 2010 Cuma

BİR ALIŞVERİŞ ÖYKÜSÜ

Anneannem geldi bugün aklıma, birdenbire öyle özleyiverdim ki burnumun direği sızladı. Böyle bir zamanda geri gitme yaşadım, sanki ne o, ne annem ölmüş, anneannem bize gelmiş, pencerenin önündeki koltukta oturmuş, dalgın, tesbih çekiyor. Dalgınlığının sebebi büyük ihtimal dayım, yine onunla ilgili senaryolar yazıp duruyor olmalı kafasının içinde. Birazdan komşular gelirse sohbete dalar, açılır, neşesi yerine geliverir. Bunları düşündüm durdum, oysa öleli 16 sene oldu, dile kolay.

Keyfi yerinde olduğunda tadına doyulmaz bir kadındı; eğlenceli, toksözlü ve son derece zeki hatta cin. Bir yüzük hikayesi vardır her hatırladığımda güldüğüm. Oldum olası mekik yüzüklere meraklıydı. Onun bu merakını bilen yengem sevdiği gibi bir yüzük alıp takmış parmağına, öyle değerli birşey değil ama hoşuna gitmiş olmalı ki anneannemin hiç çıkarmaz olmuş. Gece, gündüz, gezmede, iş yaparken, abdest alırken, temizlik yaparken, yemek pişirirken yüzük hep parmakta. Hamur da yoğurmuş onunla, köfte de. Bu denli çok dış etkenle karşı karşıya kalan yüzük zamanla kararmış, taşları parlaklığını yitirmiş, girintilerine birtakım maddeler dolmuş, hasılı eski bir görünüm almış, lakin hala parmaktan çıkmıyor. Neyse anneannem birgün pazara gitmiş, tezgahın birine yanaşmış, sebze seçmeye başlamış. Tezgahın sahibi uyanık bir pazarcı, hemen farketmiş anneannemin parmağındaki yüzüğü. Şimdi yüzük aşırı kullanımdan eskimiş, sahibi de yaşlı ya, kendini akıllı sanan adamcağız yüzüğün antika olduğunu düşünüp bir punduna getirerek ucuza kapatmayı planlamış. "Ana" demiş anneanneme, "ne güzel yüzüğün varmış." Bizimki ossaat çakmış pazarcının niyetini, kaçın kurrası o. "He" demiş, "güzel değil mi, bizim rahmetli taktıydı evlenirken." Pazarcının iyice ağzı sulanmış, "satmayı düşünmez misin, ben alırım niyetin varsa" diye girizgaha başlamış. "Bilmem ki" demiş anneannem bıyık altından gülerek, "kaç para verirsin?" Pazarcı bir fiyat söylemiş, o "olmaz" demiş, pazarlık uzamış ve anneannem yüzüğü yıllar önce aldıkları fiyatın neredeyse beş katına satmış. Adamcağız yaşlı kadını kandırıp yüzüğü ucuza aldığını sanarak sevinirken anneannem pazardan keyifle dönmüş, tombul göbeğini hoplatan gülüşüyle olayı anlatıp bizleri de gülmekten kırıp geçirmişti. Eee, boşa dememişler, "Ava giden avlanır".

Nur içinde yat anneanne...

11 yorum:

  1. Hayırlı geceler, çok güzel bir paylaşım. Kaleminize sağlık. Mevlam nur içinde yatırsın tüm kaybettiklerimizi.

    Saygılar.

    YanıtlaSil
  2. Anneanneler bir tane gerçekten. Tıpkısının aynısı benim de bir tane böyle en pamuğundan bir anneannem var:)

    nasıl mutlu olmuştur o şimdi gittiği yerden siz böyle güzel anılarla anıp hatırladığınız için. Nur içinde yatsın!

    YanıtlaSil
  3. Anneannenizi anınca beni taaa babamla babaannemle olduğum günlere götürdünüz. Allah rahmet eylesin, sevdiklerimizin mekanını cennet eylesin, kalanlara sabır ve uzun ömürler versin. Sevgilerimle, hayırlı cumalar.

    YanıtlaSil
  4. Böyle muzip tonton yaşlı insanlar sahip oldukları yaşam sevinciyle başkalarını da etkiliyorlar bence. Nur içinde yatsın.

    YanıtlaSil
  5. :))Ne güzel bir hikaye..Sizin anneanneden de bu beklenirdi zaten..Birkaç yazıda ondan söz edilmişti de karakteri çözmüştüm:))Allah rahmet eylesin..
    Ne zamandır uğramamışım ben buralara yaa...Sevgilerimle Zehr@

    YanıtlaSil
  6. Benim Anneannem , Dedemle İstanbula gelmil,,, Dedimi beklemekde Haydar Pşa Garında... Parmağında da koca bi elmas yüzük... Anneannem daha toy , çok genç ... Bi kadın yanaşmış yanına sohbet falan... Ne güzel yüzüğün var demiş, bi takıp bakayım bende nasıl duracak. Bizimki genç toy olabilir ama Karadenizli... çıkmıyoki parmağımdan demiş... çok dar... Senin Anneanne de ticaret kafası varmış.

    Öptüm çok çok

    Öptüm leylak dalıcım

    YanıtlaSil
  7. Benim anneannem gezmeyi çok severdi,gezme duymasın herkesten önce hazır olurdu :)birgün kızkardeşim ziyaretine gitmiş eşiyle hadi gezmeye gidelim demişler.Hemen telefon açıp kızına ben r...lerle sahilde çay içiyorum :))öncesi ise kızı bir aileye tam bilemiyorum geçmiş olsun olabilir götürmek istemiş o ah çok hastayım gidemem ayağına yatmış ;)) nur içinde yatsınlar.

    YanıtlaSil
  8. şimdi yanınızda olamasalarda anneannenizin ve annenizin mekanı cennet olsun..insanın sevdiklerini bu dünyadan göçmüş de olsa böyle güzel anılarla yaşatması ne güzel..

    YanıtlaSil
  9. Sevgili Leylak Dalı, benim de ak saçlı, nur yüzlü bir anneannem - ne mutlu ki - halen var, 91 yaşında Allah ömür versin. Belki gerçek fotoğrafını koyup onu anlatırım pek yakında..Nur içinde yatsın anneanneciğiniz, akıllı kadınmış vesselam..

    YanıtlaSil
  10. Sevgili arkadaşlarım:
    Lezzetli Somunlar,
    Selma,
    Butterfly,
    Lale,
    Hep Süslüdüm,
    Sis,
    Ballı Cimcime,
    Zero,
    Fuat Gencal,

    Anneannemle ilgili güzel dileklerinize çok teşekkürler. Benden de tüm kaybettiğimiz büyüklere rahmet, sağ olanlara uzun ömür dilekleri gelsin. Sevgiyle...

    YanıtlaSil
  11. Anneanneme "Nine" derdik biz torunları. Ninem bizlere uzun uzun seneler önce veda etti bizim ölümle ilk tanışmamızdı. Giderek seyrekleşen bir biçimde anılır oldu. Başımı okşayışın gülüşünü anımsadım aniden bu gece yazınıza denk geldim ya Ninemin izlerini gördüm sanki bir anlığına. Çok teşekkürler.

    YanıtlaSil