.

.
.

24 Ağustos 2022 Çarşamba

İNTERNETİN VAR MI DERDİN VAR / 24 AĞUSTOS

Cinim tepeme çıkmışken derdimi nereye dökeceğim, elbette buraya, hem de siz siz olun benim yaptığımı yapmayın. Hoş okuduktan sonra beni "enayi" bulacak mısınız merak ediyorum. İnternet için Antalya'da ev telefonundan bağlanan Superonline kullanıyorum. Birkaç gündür kampanya süremin dolduğuna, kampanyamı yenilememe dair mesajlar geliyordu, gerçekten de 15 gün sonra dolacak, derken iki gün önce arandım. Ekranda "Superonline" ibaresi çıkınca tereddütsüz açtım. Klasik kampanyanız bitti, yeni kampanya yapalım vs vs. Sonrasında 140 liralık bir kampanyadan bahsedildi. Fazla bulunca, o zaman bir yakınınıza devredin, size yeni modem verelim, yüz bilmem kaç lira olsun şeklinde bir teklif sunuldu. "Şehir dışındayım, modem değişikliğiyle uğraşamam, ben bir düşüneyim" dedim, "O zaman sizi Çarşamba arayalım" dediler, kabul ettim. Kapattık telefonu. Niyetim oğluma danışmaktı, sorunca 140 normal, ben de onu ödüyorum, kabul edebilirsin dedi, ben de razı oldum kaderime. Neyse bugün ben mutfakta uğraşırken aranmışım, haberim olmamış. Geri dönmedim, bir daha arasınlar dedim. Aksilik bu ya tam kuaförde saçımı kestirirken, ağzımda maske, arkamda kuaför, yanda TV zırlıyor arandım. Dedim "Kuafördeyim, uzun boylu konuşamam, sabah aradınız, bir daha yormayım diye açtım, tamam 140 liralık kampanya uygundur". Kapattık telefonu. Akşamüstü parkta yürüyüşe çıkmıştım ki telefonda Antalya kodlu bir arama göründü, açmadım. Israrla tekrar aranınca acaba arkadaşlardan biri mi arıyor düşüncesiyle açtım, zira bazen ev telefonundan arayan arkadaşlarım olabiliyor. Bir kadın sesi "Superonline randevudan arıyorum" dedi. "Hanımefendi ben zaten konuştum, hallettik kampanyayı" dedim. "Yok" dedi, "tablet hediyeniz var, adres teyidi için arıyorum". "Siz benimle dalga mı geçiyorsunuz, ne tableti" dedim ve dolandırılıyorum galiba diye kapattım suratına. Çok geçmedi bu defa "Superonline" ibareli bir arama ve gündüz arayan erkek sesi, kampanyaya tabletin dahil olduğunu, gündüz uzun konuşamadığımız için bunu belirtemediğini söyledi. Ben tablet falan istemiyorum" dedim ama kampanyaya dahil dendi. "Tableti fiyattan düşün" dedim, olmaz dedi. Ya tartan pistte yürüyüş yapıyorum, ortalık kalabalık, gürültülü, bir de kızın suratına kapattığım için utandım. Ah bu bizim naifliğimiz, kibarlığımız. "Yalnız ben şehir dışındayım, tablet geri döner" diyorum ama bir yandan da ne yapacağım yahu ben tableti diye düşünüyorum. İlla da vereceğiz kampanyaya dahil diyorlar sonunda tableti dönüş tarihime göndermeye karar verdiler. Kapattık telefonu ama içime sinmeyen bir şey var. Bana bir numara çekiliyor ama hayırlısı dedim, sonra şeytan dürttü oğlumu aradım. "Böyle numaralar çekiyorlar, o tablet paralı olabilir, kampanya bitimi geri alabilirler, sen bir müşteri temsilcisini ara" dedi. Telefon rehberine bakınca o "Superonline" ibaresinin Antalya bayisine ait olduğunu gördüm. Merkez müşteri temsilcisini aradım, 7-8 dakika kadar reklam dinledikten sonra bağlandım. Derdimi anlattım ve tabletli kampanyanın 200 lira olduğunu da öğrendim. Buyrun bakın kandırmacaya, ne öncesinde, ne sonrasında tablet bilgilendirmesi yapılmıyor, fiyat söylenmiyor ve karşı taraf enayi yerine konuyor ki prim alabilsinler. Merkeze iptal notu düşürdüm, yarın da Antalya'yı arayıp verip veriştireceğim. Biz bu ülkede kime, neye güveneceğiz, işler hep böyle aldatmaca ile mi yürüyecek? Umarım iptal gerçekleşir, beni daha fazla uğraştırmaz. Sizlerin de aklında bulunsun bu oyuna gelmeyin...

Hala sinirim geçmiş değil ama konuyu değiştireyim. Bugün uzun bir süre kuruyan naneleri ayıklayıp ovuşturmakla geçti zaman, bittiğinde belim ağrımıştı. Onca naneden bir küçük buzdolabı poşeti kadar oldu. Dışardan ne idüğü belirsiz nane almaktan iyidir yine de. Sonrasında gidip saçımı kestirdim, epeydir ihmal ediyordum, iyice uzamış ve sıcakta rahatsız ediyordu. Superonline maceralı saç kesiminin ardından Kurtuluş Parkı'nda yürüyüş yapmaya gittik, yürüyüş de Superonline maceralı oldu haliyle 😀 

Storytel'e uzun zaman mesafeli durmuştum, "kitap dinlenir mi, okunur" şeklinde bir sabit fikre sahiptim. Yanılmışım ve de geç kalmışım. Öyle güzel dinleniyor ki, para verip almayacağım kitapları güzel güzel dinliyorum. Üstelik yemek yapmak, mutfak toparlamak, mesela nane ayıklamak, tablette şeker patlatmak falan gibi işlere şahane eşlikçi oluyor. Bir süredir Teoman'ın kitabı "FasaFiso"yu dinliyordum ama çocukluğu geçtikten sonrası fazla havai geldi sıkıldım, Maison Currey'in "Günlük Ritüeller"ine geçiş yaptım, pek keyifli. Ünlülerin alışkanlıklarını, ritüellerini anlatıyor. Ve bugün de çok keyifli bir başka kitaba başladım kız kardeşin önerisi üzerine: "Sesini Biraz Açabilir miyim?/Serbülent Şengün". İletişim Yayınları'ndan çıkmış, tavsiye ederim. Mubi bu aralar Tilda Swinton filmlerini izlemeye açıyor. Dün arka arkaya bir kısa, bir belgesel tarzı filmini izledim. İlki, kısa olan "Caprice" ve Tilda'nın çok genç hali, o kadar şirin ki. Diğeri "Görünmez Çerçeve", Tilda bisikletle Berlin'i dolaşıyor bu filmde de.

Hep dinleyip izlemiyorum tabii ki, ardarda okuyorum da, evvelsi gün başladığım "Miras" kitabını dün akşam bitirdim ve bugün Gölün Sırrı"na başladım. "Miras" nefis bir kitap, Miguel Bonnefoy yazmış ama yazarı bilmeden okusanız Isabel Allende sanabilirsiniz, Allende hayranları bu nedenle daha çok sevecektir. 

Neyse sinirli başlayan bu yazıyı gülümseterek bitireyim, sanırım levhayı bir Trakyalı dikmiş 😀



13 yorum:

  1. Bu telefonla abonelik vs. işleri beni delirtiyor. Bayilere gidip halletmek istiyorum, olmaz müşteri ilişkileri ile görüşmeniz lazım diyorlar. İyice çileden çıkıyorum. Ama hiçbir teklifi ilk aramada kabul etmiyorum artık. Telefonu kapatıp iyice araştırıyor, ilgili firmanın resmi çağrı merkezini arayıp teklifi/kampanyayı/uygulamayı teyit ediyorum ancak ondan sonra kabul ediyorum.

    Geçen yıl ben de sizinkine benzer bir şey yaşadım ama beni kurulum yapacak olan bayi arayıp uyardı. Aracı bir firma internet ve TV yayını için üyelik satıyor ve çok cazip bir kampanya sunuyordu; ben de kabul ettim. Sonra kurulumu yapacak olan bayi beni aradı ve aynı kampanya yüzünden birçok müşteriyle sorun yaşadıklarını anlattı. Lütfen bizden duyduğunuzu söylemeden iptal edin üyeliği, boş yere kur kaldır olmasın dediler. Boşluğuna gelince insan düşünmeden kabul edebiliyor ama öyle yapmamak lazım. Size de geçmiş olsun.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. 3. telefonda kabul ettim inanın, o da kuaförde olduğum için ama ne tablet, ne fiyat, ne bilmemneden bahsedilmedi. Bildiğin tarife aynı kalacak fiyat artacaktı. 2 saat sonra arayıp tablet hediyemiz dediler. Delirmek işten değil, tablet koleksiyonu mu yapacağım, iptal işlemimi de kaale almamışlar, şimdi siteden baktık tarife kabul edilmiş görünüyor. 140 fiyat doğruymuş, birbirlerinden haberleri yok yalnız bunların. Lanet olsun gerçekten...

      Sil
  2. Merhabalar.
    Superonline ile ilgili başınıza gelenleri okudum ve üzüldüm. Superonline gibi tescilli marka olmuş bir internet hizmeti sağlayıcısının tablet gibi oyunlarla müşterilerini kandırmasını, aldatmasını hiç şık bulmuyorum. Çok ayıp. Müşteri velinimettir. Sen müşterini bir sefer yolarsın ve o müşteriyi de kaybedersin.
    Türk Telekom'un adını kullanarak DigiTürk aboneliği satmaya uğraştılar ama beni kandıramadılar. Demem o ki, internet hizmeti sağlayan tüm platformlar müşterilerini yolmak için uğraşıyorlar. Şu anda Türk Telekom beni sık sık arıyor, ben tarifemden memnunum diyorum telefonu kapatıyorum. Bakalım bu işin sonu nereye varacak?
    Benim gibi kitap okuma özürlüler için kitap dinlemek çok iyi bir alternatif, ancak dinlemek asla okumanın yerini tutmaz!
    Selam ve saygılarımla.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çoğunlukla bu tür taleplere ret cevabı veririm ama bu kez Superonline olarak aranıp tarife sürem de bitiyor olunca bana teklif edilen miktara evet dedim. Hiçbir açıklama yapılmadı ki tabletti, deneme süresiydi şu bu. Neyse çabalarım sonuç verdi iptal edildi kampanya, kurtuldum. Benden de selam ve saygı...

      Sil
  3. çok benzer bir "tablet hediyeli"ymiş gibi yapan bir kampanya işi bizim de başımıza gelmişti. iptal ettirene dek canım çıkmıştı sonrasında!

    storytel bana da iyi geldi son zamanlarda öğretmenim. tek derdim altını çizmek istediğim yerlerin öylece geçip gitmesi :(

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Neyse Şulecim bugün iptal haberi geldi, inan gece uyuyamadım sinirimden, insan en çok enayi yerine konduğuna yanıyor. Gencecik bir çocuk sesinden belli, üç kuruş prim uğruna insanları kazıklamayı normal buluyor. Çok kötü zamanlar. Hiçbir şeye güven yok, ciddiyet yok.
      Storytel süpermiş ya, şu benim dinlediğim kitabı tavsiye ederim IQ84 bitince, çok keyifli...

      Sil
  4. Leylakcığım,
    Geçmiş olsun! Bu tip ısrarcı satıcılara maruz kalmak, gerçekten atlatılmış hastalık gibi. :(
    Ben şöyle bir şey geliştirdim, lütfettik ve size şunu bunu uygun gördük, diyerek bir paket vs önerdiklerinde kaç para istiyorsunuz, ek olarak 1 kuruş bile ödemem deyip kestirip atıyorum, konu kapanıyor.

    Tilda'nın kısa filmi çok tatlıydı, ben de izledim. Diğerlerine de bakacağım.
    Bu arada, üç aylık kampanyayı aldım, şimdi kolayca izliyorum, desteklerin için sağol şekerciğim. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sağol Ekmekçi Bacım, esasen atlatılmış da değil atlatılamayan hastalık. Biri bitse biri başlıyor zira. Neyse bugün iptal mesajı geldi, kendilerince de bir tarife kakalamışlar yine ona razı oldum, tabletlerini başlarına çalsınlar.
      Tilda'ya bayıldım ya, ne şekermiş gençken. Güle güle izle filmlerini, çok sevgiler...

      Sil
  5. Geçmiş olsun. Umarım halledersiniz. Her şey satış odaklı ve kandırmaya açık olduğu için konuşmayı sessiz bir ortamda yapıp her şeyi inciğine cinciğine kadar soruyorum. "Şöyle mi yani, doğru mu anladım?" vs. diye kırk kere tekrar ettiriyorum, açıklattırıyorum. "Bakın sonra ekstralar çıkıyor, bana net olanı söyleyin, ne kadar ödeyeceğim" gibi gibi. Hiç kusura bakmasınlar.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hallettik neyse ki Sezercim, belki daha ucuz bir tarife bulurdum ama buna da şükrettim, başıma bir de tablet çıkarıp sonra parasını isteyeceklerdi. Ayrıca hiç bahsedilmeyince aklıma bile getirmedim ki tablet falan. Hepsinden nefret ettim açıkcası, para tuzağı...

      Sil
  6. Geçmiş olsun ben herşeyi bayilerden hallediyorum, telefondan asla yapmıyorum. Havuz komik tabiki:)) trakyada yaşayan biri olarak geçen de benim başıma geldi ağbime davetiye geldi, ismi halis yazan alis idi:)) kitaplarıda not aldım sağolun tanıtım için.

    YanıtlaSil
  7. Süper-dolandorlayn’a yorum yapamayacağım ama Tilda filmlerini ben tatildeyken ardı ardına patlatan Muni’ye yazıklaaaaaağr olsun sana demek istiyorum, bi ay duramadın di mi patlayasıca! (Online platformlarla konuşmak bir tür delilik sayılmaz heralde diye rahat rahat yazdım ama bilemedim şimdi)

    YanıtlaSil
  8. Bu telefonla dolandırılma işine bende yakalandım geçen sene D-Smart'la artık tövbeliyim. Açmıyorum vallahi hiçbir bilmediğim telefonu falan. Birşey yapmak istersem de kendim arayıp soruyorum. Onlar ararsa illaki bir çapanoğlu çıkıyor işin altından. Ucuz yırtmışsınız.

    YanıtlaSil