.

.
.

1 Mayıs 2013 Çarşamba

MAYIS AYLARIN GÜLÜDÜR


Genel olarak tatsız bir gündü; gerek ülke gündemi gerek kişisel anlamda günün hatırlattığı bazı hüzünlü şeyler akşama kadar of-pof ederek evin içinde uyuşuk uyuşuk dolanmama sebep oldu. Akşama doğru "yeter" dedim, dilime Sabahattin Ali'nin dizelerini yerleştirdim ve yürüyüşe çıktım:

"Mayıs ayların gülüdür
Taze bir çiçek dalıdır
İçerim ateş doludur
Mayıs'ta gönlüm delidir"

Uzun bir yürüyüşün ardından falezlerin üstündeki cafelerden birine yerleştim, adeta bir gemi güvertesindeymişim gibi. Aslında buz gibi bir bira giderdi ama biradan nefret ettiğim için limonlu sodada karar kıldım:



Yan masada yaşlı bir kadınla genç bir adam yüksek sesle sıkı bir muhabbete dalmışlardı, bir ara adam, uçakla Amerika'ya gittiğini anlatan kadına uçağın yolda mola verip vermediğini sordu. "Verir, çaylar da şirkettenmiş" dememek için zor tuttum kendimi. Sonra da kendime şirketten olmayan bir çay söyledim:


Deniz masmavi, güneş parlak, martılar balık avında, arılar bal derdinde, uzaktan görünen plajdaki insanlar da denizin içinde idi. Keyfim yerine geldi, otu çöpü çektim:


E siz de bir zahmet büyütüp bakıverin. Haydi kalın sağlıcakla, Mayıs'ın diğer günleri güzellikler getirsin...

2 yorum:

  1. fotograflar pek guzelmis, gunes piril piril olunca hersey daha bir guzel oluyor :)

    YanıtlaSil
  2. sizinle birlikte yasadim sanki gununuzu, o falezin yanındaki cafedeki cayin sicakligi geldi icime :) benim favorim nisandir ama madem siz boyle giristiniz mayısa, benim de kabulumdur ayların gulu olusu :) sımsıcak sevgiler,

    YanıtlaSil