.

.
.

20 Eylül 2017 Çarşamba

SICAK VE GÜRÜLTÜ

Yaz bitmiyor, nem gitmiyor bu şehirde. Yaz gitmesin de nem bir zahmet gitsin. Bir süre sonra solungaçlarımız çıkmaya başlayacak zira. Evin içinde, ağzım bir karış açık, buhardan artakalan oksijeni solumaya çalışarak "üff!, üff!" diye dolanıyorum. Duşa girmenin de bir faydası yok, ıslak giriyor, ıslak çıkıyorsunuz, kurumak mümkün değil. Üzerinize geçirdiğiniz her giysi teninize yapışıyor. İğrenç, kelimelerle anlatılmaz. Buzdolabı halen yapılmadı, yapılmayı bırakın teşhis de konulmadı, test atan gidiyor. Sonra gelip test cihazını alıyor ve kayboluyorlar. "Ne oldu?". "Genel merkezden haber bekliyoruz". Sanırsınız buzdolabı arızasını tesbit değil de uzay mekiği projesi yapacaklar. Bugün 16. gün servis çağıralı, sanırım önümüzdeki yaza halledecekler. 

Yaz gelip sıcaklar artınca bizim sokak kamuya açık alana dönüşüyor. Mahremiyet diye bir şey kalmıyor. Herkes balkonlarda, herkesin camı-kapısı açık. Özel hayatlar paparazzilik. Karı-koca kavgasına da şahit oluyorsunuz, çocuğuyla avaz avaz cebelleşen annelere de. Balkondan balkona sohbet eden kadınların günlük hayatları halka açılırken, bazı ailelerin kahvaltı ve akşam yemeği menülerini de öğrenebiliyorsunuz. Kimin hangi TV dizisini sevdiğini ya da okeyde kaybettiğinde nasıl çamurlaştığını da tesbit edebilmek mümkün. Dün gece mesela, tam yatmıştım ki karşı apartmanın balkonuna adamın biri donla çıkıp (balkonun ışıkları açık, saat de gecenin biriydi) avazı çıktığı kadar telefon konuşması yapmaya başladı. Parti meselesiydi sözkonusu olan ve yaklaşık 1,5 saat kadar sürdü. Haliyle camlar açık, uyuyabilirsen uyu, ikaz etsen tartışma çıkacak gece vakti iş büyüyecek, tam bir kaos hali. Bir de kendi sevdikleri müziği tüm mahallenin de sevdiğini düşünenler var ki fedakarlıklarına doyulmuyor, son ses açıp herkese dinletmekten onlar sonsuz mutlu ama ben sinirden yiye yiye tırnak bırakmadım ellerimde. Dün Davut Güloğlu şarkıları dinledik, bugün sırada hangi güzide sanatçımız var meraktayım. Hayırlısıyla şu sıcaklar bitse de insanlar evlerinin içinde yaşamaya başlasa. 

Sıcak ve nem yüzünden eve kapanıp kaldım ve açıkcası bıktım. Bugün radyo müjdeli haber verdi, perşembeden itibaren nem bitiyormuş, umarım öyledir. Ben kitabımı alıp balkona kaçıyorum, biraz mahalle halkını kolaçan edip çınarda "bibip" diye öten ama henüz kendisini göremediğim kuşu dinleyeyim. Kalın sağlıcakla, fotoğraftaki mandalinalar Vakıflı Köyü bahçelerinden...


7 yorum:

  1. Bunaltıcı havalar her yerde galiba..

    YanıtlaSil
  2. Sıcak neyse de ,nem fena 😉😁
    Derdiniz maalesef hepimizin derdi.İnsanlar gayet rahat.Karşı apartmanın balkonundan aşağıya tırnak kesen gördüm Allah inandırsın. 😒😡

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İnanırım valla, insanlar dünyada bir tek kendileri yaşıyor sanıyorlar...

      Sil
  3. Buzdolabiniz hangi markaydi Arcelik mi?

    YanıtlaSil
  4. Gece gece merak ettim :) buzdolabınızın tamiri yapıldı mı yoksa yine sorun devam ediyor mu Nurşen hanım?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Maalesef Gülter hanım, henüz arızası tesbit bile edilemedi, genel merkezden haber bekliyorlar, buzdolabını hurdacıya satmayı düşünüyorum :)

      Sil