.

.
.

17 Aralık 2010 Cuma

KARTLAR POSTA KUTUSUNA ZİYARETE GELİR, GEZİLİR, GÖRÜLÜR, KEYİFLENİLİR...

Kart kutuma ilk yeni yıl kartları düşmeye başladı. Sevgili Nihan, Buğdaycım ve Müge bacıcım; siftah sizden bereketi Allah'tan diyor çok teşekkür ediyorum. Ben de bugün neredeyse tamamladım postalama işlemlerini, yarın kalan birkaç taneyi de gönderdim mi görevimi bitirmiş olacağım.

Annesi çalıştığım okula tayin olduğunda onunla birlikte gelmişti bir gün öğretmenler odasına. Üç kişiye yetecek yoğunlukta saç minicik yüzünü çevreliyor, ufacık-tefecik ve sessiz koltuklardan birinde oturuyordu. Daha görür görmez içim ısınmıştı bu 5 yaşındaki şirin kıza. Sonra çok iyi arkadaş olduk aramızdaki onca yaşa rağmen, onu hep kendi çocukluğuma benzettim; sakin, kendine yetebilen, kitap kurdu, düşüncelerini çok güzel kağıda döken ve öğrenmeye açık. Safha safha büyümesine tanıklık ettim, hiç ilgi duymadığı bir alanda yüksek tahsil yapsa da ilgi duyduğu alanla amatörce ilgilenerek kendini geliştirdi. Bu yıl da Ankara'ya çok sevdiği tiyatro alanında master yapmaya geldi. Dün buluştuk, iki arkadaş gibi sohbet ettik, ona henüz tam öğrenemediği Ankara'nın görülmeye değer yerlerini gezdirmeye çalıştım zaman yettiğince. Günü birlikte tamamladık. Öyle güzel ki 5 yaşında tanıdığın biriyle 24 yaşındayken de aynı sıcaklığı sürdürebilmek. Eminim ki yıllar önce kafasına koyup belirlediği amacına ulaşacak ve hepimizi gururlandıracak, yolu açık olsun...

İlk durak Cermodern'di ve bahçeye girer girmez bir sürpriz beni bekliyordu. Çocukluğumun, ilkgençliğimin "Su Perileri" heykeli karyşımda duruyordu. Bu aynı zamanda fıskiye olan heykelin öyküsünü Ankaralılar iyi bilir. Yıllarca Tandoğan meydanındaki havuzda keyifle şırıldattı gövdesinden akan suları, bir nevi simgesiydi meydanın. Sonra metro istasyonu yapılınca birden yokoldu. Yerine seramikten kazulet bir çaydanlıkla fincan yerleştirildi, bir seramik firmasının reklamı olarak. "Su Perileri" yıllarca kayıplara karıştı, sonra belediyenin depolarından birinde olduğu anlaşıldı, bir sürü polemiğe konu oldu falan filan. Sonunda ortaya çıkmış, yenilenmiş ve sanırım Cermodern'in bahçesindeki yeni yerine yerleşmek üzere. Ne kadar sevindiğimi tahmin edemezsiniz, eski bir dosta kavuşmuş gibi oldum.

Cermodern'den sonra Kale'ye çıktık, yağmura rağmen Kaleiçi'nde biraz turlayıp And Cafe'de Ankara'yı kuşbakışı seyrederek kahve içtik. Sonra Pirinç Han'ı kolaçan ettik, ardından da Çengelhan'a, Rahmi Koç Müzesi'ne daldık. Müzeyi benim 6. gezişim, sergilenenlerin çoğuna aşinayım. Yalnızca bodrum kata yeni kurulan eczaneyi görmemiştim. 1906 yılında Sivas'ta açılmış bu eczane babadan oğula devrederek 2006 yılına kadar varlığını sürdürmüş. Sonra da içindekilerin tümü müzeye bağışlanmış. Hepsi birbirinden orijinal mobilyalar, kavanozlar, ilaç şişeleri, seramik havanlar, tartı aletleri, afişler, diplomalar, kayıt defterleri, hangisine bakacağımı şaşırdım. Şu yukarıdaki zehir dolabına ne dersiniz? Aman kırmızı kapaklıya pek ilişmeyin:))

Duvara asılı panolardan birindeki şu ibareler de eczacının ne kadar prensip sahibi ve insancıl olduğunu gösteriyor. Yükselmenin merdiveni 5 basamaklı imiş: İyilik, doğruluk, çalışmak, bilgi, sevmek. En üst basamak ise sevmekmiş, seviniz dost olunuz demiş eczanenin ilk sahibi. Şimdi böyle insanlardan kaç tane kaldı acaba?

28 yorum:

  1. Su perileri heykelini bende çok severdim. Ama yok olunca da hiç araştırmak aklıma gelmemişti.Ne güzel eski bir dosttan haber almış gibiyim sayende.

    YanıtlaSil
  2. ablacığım ne kadar güzel bir duygu yıllar sonra görüşmek unutulmamak gerçi anladığım kadarıyla unutulmayacak bir insansın burdan bile yansıyor :)) ben de ilk kartımı Nihandan aldım o kadar mutlu oldum ki sevgiler iyi hafta sonları :))

    YanıtlaSil
  3. Umarım günlerin hep seni mutlu eden insanlarla keyifle geçer Leylak' cım.
    Sana bir kez de buradan teşekkür ediyorum. Hediyen çok anlamlıydı ve çok mutlu etti beni.
    Ellerine sağlık, sevgiler...

    YanıtlaSil
  4. Yaşasın çocuklarımın ''Çişli çeşme''si çıkmış ortaya. Ne kadar üzülmüştük kalktığında. Ben de çok oturmuşumdur gençliğimde kenarında. Semtimizin en güzel şeyiydi. Söyleyeyim gitsinler görmeye. Belki de görmüşlerdir. Çok sevindim:)))

    YanıtlaSil
  5. Bekliyorum postacının yolunu...
    Bakalım Leylak Dalı bana ne göndermiş acaba?
    :))

    YanıtlaSil
  6. Ekmekcim,
    Kartın yolda, yürüyerek gelmiyorsa yakında ulaşır eline:)
    Öptüm seni...

    YanıtlaSil
  7. Nedukcum,
    Çişli Çeşme ha, bayıldım valla bu isme:)
    Ben de çok sevindim inan görünce, eski bir dostu görmüş gibi. Umarım yeni yerine yakışır...

    YanıtlaSil
  8. Burcucum,
    Arkadaşımın kızı, çok severim ve çok mutlu oldum dün beraber olunca.
    Kartın bugün yola çıktı, hafta içinde ulaşır sanırım eline.
    Çok öptüm.

    YanıtlaSil
  9. Asucum,
    Çok sağol. Lütfen, teşekkür edecek birşey yok, sen onu istediğin gibi kullan, başına birşey gelirse yenilemek benden:))

    YanıtlaSil
  10. Hüznün Tadı,
    İnan ben de arkadaşımı yıllar sonra bulmuş gibi sevindim. İnsan anısı olan şeyleri arıyor.
    Çok sevgiler...

    YanıtlaSil
  11. ben bu aralar bloglara pek bakamıyorum.iyileşmeye çalışıyorum. kartlarımı sonra atamama korkusu ile ameliyat sabahı atmıştım.sonra paşa paşa ameliyathaneye.kartımı hep sakla.seneye yine yaparız belki.:))

    YanıtlaSil
  12. Leylak Hanım, 30 kişiye de gönderdim valla..Ama ben şehir dışında oturuyorum ve Karşıyaka'ya sadece bir kez inebildim bu süreçte ve rastladığım ilk kırtasiyeden bulabildiğim kartpostalları alabildim, onların da çoğu Noel Baba çeşitlemesiydi. Gönlüm Unicef kartı falan bulabilmeyi isterdi yoktu işte. Artık arkadaşlar bu yıllık böyle kabul etsin, maksat bir gelenek tekrarlansın, alalım-verelim-ekonomiye can verelim dimi ama:)) Sevgiler, teşekkürler..

    YanıtlaSil
  13. Sevgili Nihan,
    Ne iyi olmuş da erkenden yollamışsınız, posta kutusuna ilk düşen kart sizinki oldu.
    umarım artık iyisinizdir, o ameliyat stresiyle etkinliğe katıldığınız için ayrıca teşekkürler. Kartı tabii ki saklayacağım, inşallah sağlıkla seneye tekrar:))

    YanıtlaSil
  14. Sevgili Serap,
    Gönlünüze sağlık, kartın nasıl olduğu hiç önemli değil. Önemli olan böyle bir etkinliğe katılmış, güzel duyguları arkadaşlara iletmiş olmak.
    Çok teşekkür ve sevgilerimle...

    YanıtlaSil
  15. Bugün hayatımın en güzel gülümsemelerini savurduğum günlerden biriydi. Hiç unutmayacağım. Saat gece 1'e geliyor ve az önce geldim eve. Bu saate kadar çantamda bir paketle dolaştım, yanımda eşime dostuma herkese gösterdim paketimdekileri. Çok mutluyum, keyifliyim, tarif edemem. Şimdilik sadece bu kadar yazmak istiyorum ama sadece şimdilik:))

    YanıtlaSil
  16. Canım Leylakcım,
    Bir gün doğum şehrim olan Ankaraya gelirsem seni mutlaka önceden bulup, hadi bana kendi şehrini kendince gezdir diyeceğim. Sen yazınca içim gidiyor bu şehre, ben gidince nefret ediyorum.

    YanıtlaSil
  17. Ne guzel duruyor kartlar :) umarim benimki de yilbasindan once ulasir.

    YanıtlaSil
  18. şehrimin perileri geri gelmiş ha :)
    bayıldım...
    eczane malzemeleri de mutlaka görülmeli neler vardır neler :)

    YanıtlaSil
  19. Fundacım,
    İnan ben de çok sevindim görünce. Eczane çok ilginçti, gidip görmeni tavsiye ederim:))

    YanıtlaSil
  20. A-H,
    İnan 10 günü geçti kartını yollayalı, gelmesi yakındır herhalde:))

    YanıtlaSil
  21. Sis,
    Sen gel canım, ben seni en güzel yerlere götüreyim:))

    YanıtlaSil
  22. Her kaleyi yazdiginda niye acele gezdim diye pisman oluyorum..Baska bir zaman kismet olursa yine gelmek daha farkli gözle bakarak gezecegime eminim :)sevgiler Leylakcim...

    YanıtlaSil
  23. Canım bacıcım, her yazında senin daha fazla tanıyor ve daha çok seviyorum. Her insanın etrafında senin gibi biri olmalı. Ayrıca senin gözünle gezmek, kahve içmek, Ankara'yı yaşamak ne güzel olurdu.

    YanıtlaSil
  24. Müge bacıcım, canımcım,
    Güzel sözlerin için çok sağol, duygularımız karşılıklı. Kimbilir günün birinde yaparız bu dediklerini, Ankara'da, Antalya'da ya da İzmir'de. Neden olmasın?

    YanıtlaSil
  25. Asiscim,
    İnşallah bu gelişin benim Ankara'da olduğum bir zamana denke gelir de birlikte gezeriz istediğin yerleri.
    Sevgiyle...

    YanıtlaSil
  26. Keylak Dali gelir umarim heyecanla bekliyorum ;) ama ben benim size gonderdigimden bahsetmistim :)

    YanıtlaSil
  27. A-H,
    Ufak bir yanlış anlama olmuş, olsun varsın her ikiside heyecanlı oluyor:))
    Sevgiyle...

    YanıtlaSil