.

.
.

3 Şubat 2011 Perşembe

SABAHIN YEMİŞİ BİR TANE ELMA

"Sabaahın yemişi bir tane elma
İlahi canım al yarimi almaa ay Osman"

Bu ne diyecekseniz hayvani gıdanın yasaklandığı haftada meyve-sebzeye güzelleme yapan her türlü türküyü, şarkıyı söyleyerek konsantrasyonumu arttırmaktayım. Ben ki peynirsiz-hele de beyaz peynirsiz-kahvaltıyı kahvaltıdan saymayan bir Adem kızı olduğum için izin verilen zeytinleri pek de hevesle yediğim söylenemez. Üstelik kış sebzelerini de sevmiyorum. Ispanak, pazı bir derece ama onları da hem yıkaması dert bu soğukta hem de yoğurtsuz, yumurtasız bir nevi yosun yermiş gibi oluyor. Hasılı bu haftanın otçul diyetinden sonra "vejetaryanlık" neyse de "vegan" olamayacağıma kesinlikle karar verdim. Olanlara saygım sonsuz, hele peynirsiz yaşayabildikleri için önlerinde şapka çıkartıyorum.

Dün öğleden sonramı bir alışveriş merkezinde geçirdim, almam gereken bazı şeyler vardı. Soğuktan havuca dönmüş burnumla ilk girişte yüzüme çarpan sıcaklık pek güzel geldi ama sonrasında bir kolumda paltom, atkım, diğer kolumda çantam, ilerleyen saatlerde bunlara aldığım şeylerin poşetleri de eklenince resmen işkenceye dönüştü alışveriş. Hep söyleriz kızkardeşle bu AVM'lerin girişlerinde palto-paket emanet kulübeleri olmalı, varsın bir bedel karşılığı olsun ama hiç olmazsa gereksiz yükleri elimizde taşıyıp helak olmayalım. Kış günlerinde giysi denerken bile sorun oluyor. Soyunma odalarında bir askıya palto, bir askıya çanta, bir askıya üzerinden çıkan giysi, birine denenecek giysi derken zaten kıt olan askı miktarı yetersiz kalıyor ve o daracık klastrofobik yerde saç-baş bir yana gidiyor. Bacaklarının arasına deneyeceğin giysiyi sıkıştırıp bir yandan yere değip kirlenmesin diye uğraşırken sürekli asıldığı yerden düşme eğilimleri gösteren palto ve çantayı denetlemek, bot ve çizme gibi en zor çıkan türden ayakkabıları-hele ki pantolon deniyorsan-bağlayıp çözmeye çalışmak, bir taraftan da habire kapıyı tıklatıp "boş mu?" diye soranlara cevap yetiştirmek nefret edilesi bir durum. Ben bunlarla cebelleşirken yan kabinden tiz bir kadın sesi sürekli emirler yağdırıyordu kadın soyunma bölümünde ne işi olduğuna akıl erdiremediğim kocasına: "Haaaaaruuuuun, 14 beden büyük geldi, bunun 12 sini bulsana". "Tamam" diyor adamcağız gidip getiriyor. Az sonra bir daha: "Haaaaruuuun, bu pantolon iyiymiş, siyahını da getirsene". Harun hemen koşup siyahı sunuyor eşine. Derken bir çığlık daha "Haaaaruuuuun, bunun ceketini de alsak mı ki?", "Haaaruuuun, bak bakalım güzel olmuş mu?". Bu böyle ben diyeyim 5, siz deyin 10 kere tekrarlandı, Harun gık demeden görevini yerine getirdi. Giysi denemeyi falan bırakıp çıkıp adamı tebrik etmek ve "Yılın Kocası" ünvanını vermek geldi içimden. Her eve bir Harun lazım, konsantre boy, ihtiyaç anında kapak açılacak:))

Sonraki girdiğim mağazada eleman azlığı nedeniyle yere konmuş ayakkabı kutuları arasından kendime uygun olanı bulmak üzere eğilmiş aranırken biri dürttü, ben başımı kaldırma fırsatı bulamadan "Ya şuna baksana, alalım diyorum" dedi. "Neyi alacağız, bu kim?" şaşkınlığıyla kafamı kaldırdığımda sarışın bir genç kızla gözgöze geldim. Kıpkırmızı oldu ve "Ayyy pardon, sizi annem sanmıştım" dedi. Bu durum siyah-beyaz Türk filmlerinde olur zannederdim ama gerçek hayatta da oluyormuş meğerse. Neredeyse "Bana da anne diyebilirsin evladım" deyip bağrıma basacaktım:)

Alışveriş maceramı süpermarkette sonlandırdım (her zamaki gibi tekerleği en bozuk market arabasını seçmeyi başararak), uzun bir kasa kuyruğunu sabırla tükettikten sonra aklımda aldığım bir demet semizotunun neden bu kadar ağır çektiği sorusuyla Metronun yolunu tuttum. Eve gelip paketleri açtığımda cevabı buldum. Semizotunun kağıdın altında kalan sap kısmında özenle sıvanmış en az yarım kilo çamur vardı. Bu da şeytanî bir Zihni Sinir projesi mi acaba diye düşünmeden yapamadım?

Ankaralı okurları için not: Nazlı Eray 5 Şubat Cumartesi günü Cepa AVM'deki D&R'da saat 15.00-17.00 arasında kitaplarını imzalıyor...

27 yorum:

  1. Bizim şehrimizde AVM yok ama gittiğim şehirde varsa gezmeye çalışırım. Bu emanet kutularına çok destek veriyorum hatta bunun için kampanya başlatılırsa seve seve katılırım. Siz dün sadece kendi kıyafetlerinizi taşımak için çaba sarfetmişsiniz birde bunun çocukla yapıldığını düşünürseniz durumumuzun çok vahim olduğunu anlarsınız.

    YanıtlaSil
  2. ahahaahahha bayıldım , ne güzel anlatmışsın kadınca dertlerimizi. Haaruunnnn 'a da çok güldüm, sabırlı adammış vesselam. Hep derim, bi adama eziyet etmek istiyorsanız kolunuza takıp indirimdeki Mango mağazasına götürün onu:))) yazık adama:)))

    YanıtlaSil
  3. Leylak Alışverişte:)) Tam Ayşegülün maceraları gibi olmuş. Bence de her eve lazım o Harun'dan. Maşallah , adamda Eyüp sabrı varmış:))

    YanıtlaSil
  4. Harun konusunda ihtiyaç halinde kapak açılacak'ı, ihtiyaç halinde kapışılacak diye okumuşum.

    Peynirsiz bir hayatı ben de düşünemiyorum.

    Sırf o soyunma kabinlerinin eziyetinden gençken denemeden alırdım. Sonra aştım kendimi.

    Sevgiler leylak dalı.

    YanıtlaSil
  5. Al elma kızıl elma
    gel yola dizil elma
    yar kapıdan geçerken
    cebine süzül elma.

    Kaç beden küçüldüğün tarafımdan merak konusu olmuştur. Gidişata göre Harun Bey daha çook koşturacaktır böyle:))

    YanıtlaSil
  6. ehi, o soyunma kabinleri hele ki benim gibi şişmanlar için tam kabus. her seferinde bir adalem kasılır kalır, bir tarafım tutulur yanlış hareket yapmaktan. çarpılmış, nötürdamın kamburu kibin çıkarım o kabinden :D

    YanıtlaSil
  7. Diyet var galiba kolay gelsin.Ege li olarak küçük bir tavsiyede bulunacağım.Pırasa , semizotu gibi sebzeleri taze soğanla hafif kavurursan , süper lezzetli olur.eşim sevmezdi şimdi tabak tabak yiyor , hatta pırasa isteğinde bulunuyor...
    Alışverişini okumak çok keyifliydi.İyi geceler

    YanıtlaSil
  8. elmalar nasil guzel gorunuyor, simdi gidip dolaptaki elmalara saldirasim geldi :D

    bu arada size anne diyebilirmiyim olayina koptum gulerken :)))

    YanıtlaSil
  9. Bir haftalık boşluk bulunca leyleği fena halde havada gören, her akşam eve 1'den önce girmeyen ve bu nedenle tüm haneyi ve arkadaşları ziyaret halinde olan aksırık tıksırık ikilisinin uğradığı bu fani kula bu yazı hiç iyi gelmedi, gülmekten öksürük krizine girdim ve annem bunu duyunca içerden yeniden "ben sana söylemedim mi stajın başlayacak ve hasta oldun, hiiiiç dikkt etmiyorsun kendine" diye bağırmaya başladı, üstelik kendisi yaklaşık 3 haftadır sürekli hasta(bu ne yaman çelişki)... Ve ben hala gülüyorum:)

    YanıtlaSil
  10. Yine güldürdünüz beni. AVM ile ilgili düşüncelerinize tamamiyle katılıyorum .Aynı şeyleri yaşıyor ve hissediyorum ,mecbur olmadıkça da gitmiyorum...
    Semizotu ile ilgili bu problem yaşanıyor ,kökünü kestirmek lazım:)
    Nazlı Eray konusunda şanslısınız ,siz herhalde ön :)sıralarda olacaksınız.İstanbula da gelir sanıyorum...

    YanıtlaSil
  11. Geçenlerde ben de giyim alışverişi yaparken böyle bir Haruuun gördüm kadın adamı ordan oraya köle gibi koşturtup duruyor adamı ikide bir azarlıyordu ve adamın gıkı çıkmıyordu. Kadın adamı acaip ehlileştirmiş. Çok komikti halleri.

    Alışveriş merkezlerine kesinlikle ağırlıkları bırakcak ücretli de olsan bir yer lazım, yer kıtlığı olduğunu ileri süremezler AVMlerde yer bol, leb i derya adeta.

    YanıtlaSil
  12. Leylağım yafu, şu fikri uygulamaya koymanın bir yolunu bulmalı, gerçi yazın portmanto faslından sinek avlayabilir ama, yine de kış için değer valla!

    Bu arada ben "et, peynir, süt, yoğurt yok" haftasını sevdim niyeyse?
    Zor olacağını düşünmüştüm, tam aksine iyi gidiyor.
    Haftaya sabah akşam protein yenecek hayali kurarsan daha kolay olur belki!

    YanıtlaSil
  13. Kendine fazla mı eziyet ediyorsun acaba.
    Yok yok kıskançlığımdan değil:))
    Ben diyet dendimi daha fazla yemek isteyenlerdenim de.
    Sadece az yemekle çözmek yoluna giderim ama kalıcı olurmu oda tartışılır.
    Sonucunun istediğin gibi olmasını dilerim...

    YanıtlaSil
  14. Nurcuğum,
    Aldığım sonuç oldukça iyi o nedenle gaza gelip devam ediyorum. İyi oluyor iyi, ayrıca sağlıklı bir diyet bu, rastgele birşey değil.
    Çok öpüyorum seni...

    YanıtlaSil
  15. Ekmekçim,
    Valla bu işi bir yapan olsa kışın kazandığıyla yazı da çıkarır güzü de. Resmen eziyet yahu kışın oralarda o yükle dolaşmak:)
    Sen sebze sevengillerdensin galiba, ben de severim ama daha ziyade yazın çıkanları:) Bir de peynirsizliğe dayanamıyorum:))
    İyi bir hafta sonu dilemekteyim...

    YanıtlaSil
  16. Vladimir,
    Bu Harunlardan epeyce var galiba, inan ben az yazdım. Kadın oyuncak etti adamı getir-götür diye:))
    Avm deki yük taşıma sıkıntısı herkesin ortak sorunuymuş galiba, birileri duysa sesimizi bari:)

    YanıtlaSil
  17. Sevgili Natali,
    Bu sefer gidemeyeceğim imza gününe. Zira bir başka yazardan bizzat davet aldım Ankara konulu bir kitapla ilgili olarak, onun söyleşisine katılacağım. Saatleri çakışıyor, Nazlı Hanım'a daha önce 5 kez katıldığım için bu defa diğer yazara öncelik verdim. İzlenimlerimi yazarım bir aksilik olmaz da gidersem.
    Sevgiler...

    YanıtlaSil
  18. Amanın Zerocum,
    Kendine dikkat et hasta olma tam staja başlayacakken. Eğer öksürük benim yazıdan kaynaklandıysa mühim değil ama gripal bişey görünüyorsa ufukta hemen kendini dinlenmeye al. Yaptıklarının hepsini kıskandığımı bir kez daha tekrarlayıp hain ve fesat Leylak olarak blog kayıtlarına geçmek istiyorum:))

    YanıtlaSil
  19. A-H,
    Paratoner gibiyim ya, nerde garip şey var çekiyorum üstüme:)) Ama eğlenceli oluyor.
    Elma yedin mi bu arada?
    :)))

    YanıtlaSil
  20. İçimizdeki Karnaval,
    Tavsiyeni denemek üzere pırasalarımı hazırladım bugün, yarın yapacağım.
    Sevgiyle...

    YanıtlaSil
  21. Aslım,
    Ahan da aynen ben, nefret ederim o deneme kabinlerinden ama denemeden alıp birkaç kez geri götürme durumuyla karşılaştığım için mecburen çekiyorum o çileyi:))

    YanıtlaSil
  22. Asu,
    Ne güzel maniymiş bu:))
    2 beden kadar küçüldüm desem.
    Ama hala istediğim kiloda değilim, devam...

    YanıtlaSil
  23. Ne Yazdı,
    Peynir konusunda aynı kafadanmışız, her çeşiine ölür biterim, üçgen eritme peyniri hariç:)
    Denemeden almayı ben de çok istiyorum ama beden gençlikteki kadar düzgün olmayınca el mahkum:))

    YanıtlaSil
  24. Çenebaz,
    Gerçekten. Benim çemkiresim geldi kadına adamın sesi çıkmadı:))
    Sevgiyle...

    YanıtlaSil
  25. Judy,
    Gerçekten adam ya karısına çok aşıktı ya da çok uyumlu bir adamdı. Zira bu tarz alışverişe katılıp zevk alan, ses etmeden getirip götüren erkek pek görmedim ben:))

    YanıtlaSil
  26. Tosbağalar,
    Haklısın, çocuk olunca eziyet misliyle katlanıyordur. Bazen yiğenimle gidiyoruz da biliyorum nasıl olduğunu. Birileri duysa da yapsa bir kıyak bu konuda:))
    Sevgiler...

    YanıtlaSil
  27. yedim sevgili Leylak Dali yedim :)) hem yedim hem tatli yaptim, bu aralar mutfaktan cikamiyorum ne hikmetse :D

    YanıtlaSil