Sayfalar

2 Aralık 2014 Salı

İŞTE BENİM ZEKİ MÜREN

 

Yapı Kredi Kültür Merkezi'nde "İşte Benim Zeki Müren" ismiyle sanatçının tüm hayatını konu alan bir serginin açıldığını duyuyor ama İstanbul dışında yaşamanın böyle konulardaki şanssızlığı nedeniyle gidemiyor olmama hayıflanıyordum. Neyse ki sergi kitap olarak ayağıma geldi. Ciltli, oldukça kalın, şömiz baskılı, renkli ve siyah-beyaz fotoğraflarla yüklü kitap Zeki Müren'in çocukluğundan başlayarak ölümüne kadar yaşamının detaylarını gözler önüne seren bir arşiv olmuş. Dönüp dönüp bakacağım bir anılar demeti...


Zeki Müren'in hayatıma girişi ilkokul çağlarında, Seyran Sineması'nın kadınlar matinesinde izlediğim Belgin Doruk'la birlikte oynadığı "Hayat Bazen Tatlıdır" filmi ile olmuştur. Siyah-beyaz filmin bazı sahneleri (Zeki Müren'in şarkı söylediği sahneler) renklendirilmişti. Şarkılar ve filmin renkli bölümleri o kadar hoşuma gitmişti ki uzun yıllar gördüğüm bir rüya gibi hatırlamıştım. 

 

Bizim evde Türk Sanat Müziği çok çalınır ve söylenirdi. Annem, babam ve eline aldığı her müzik aletinden anlamlı bir ses çıkartabilen büyük dayımın dilinden şarkılar düşmezdi. Haliyle Zeki Müren de hem güzel sesi, hem ilginç yaşam tarzı ile evimizdeki sohbetlerin konuğu olurdu. Annem hep onu sahnede canlı olarak dinlemeyi hayal ederdi ki çok geçmedi bu hayali gerçek oldu. Şimdi kendi cilalanmış ama ruhu ölmüş olan Gençlik Parkı'nda, yerinde metro istasyonunun olduğu Yazar Bahçesi vardı. Bir açık hava gazinosu, Gönül Yazar'ın halen soyadını taşıdığı eski kocası Necdet Yazar işletirdi. Gariptir babamın tek memur maaşlı bütçesi bizi ailecek ara sıra böyle çalgılı gazinolara götürmeye yeterdi. Şimdiki zamanları düşününce imkansız geliyor. Yazları Gençlik Parkının bulvara bakan bölümündeki Yazar Bahçesi'ne, daha iç kısımlarda kalan Japon Bahçesi'ne, Lunapark'a bitişik Lunapark Aile Gazinosu'na, kışları da Güneypark ve Köşk Gazinosu'na giderdik. Kimleri izlemedim ki buralarda. İşte ılık bir yaz akşamı da Zeki Müren'i dinlemek için nevalelerimizi yüklenmiş Yazar Bahçesi'ne gelmiştik. Masaya semaver söylenmiş, önce fasıl, sonra kadrodaki diğer sanatçılar eşliğinde yenmiş içilmiş ve sıra Zeki Müren'e gelmişti. Hepimiz heyecanlıydık ama en çok annem. Sahnenin hazırlanması için uzun bir ara verilmiş ve sonra alkışlarla Sanat Güneşimiz sahneye doğmuştu. Gerçi o zamanlar henüz Sanat Güneşi değildi, Paşa olmasına da vakit vardı ama çok ünlüydü, çok sevilir, çok ilgi görürdü. Aklımda en çok iki sahne kalmış; "Elveda Bütün Hatıralar" şarkısını söylerken "yine mevsimler dönecek, yine yapraklar düşecek" bölümünde sahnenin yukarısından üzerine yağan sarı yapraklar ve filmiyle de ününü arttırdığı "Bahçevan" şarkısında giydiği bahçıvan kostümü, kolundaki içi yapma meyvelerle dolu sepetle "Deh deh düldül, deh deh düldül, sen düldülsün, ben bülbül, baaaaahçeeeeevan geldi" deyişiydi. Gazino alkıştın yıkılmış, annemin gözleri parlamış, anneannem "an gııı, nası herif bu?" diye şaşmış, bense çok eğlenmiştim. 

Bu benim canlı olarak ilk ve son görüşümdü ama zaman içinde şarkılarını severek dinleyecek-bilhassa ilk dönem şarkılarını-, kasetlerini alacak, yılbaşındaki görkemli TV showlarını kaçırmayacak ve ölümünü neredeyse canlı yayında izleyerek çok üzülecektim. Sonraları düşündüğümde "herhalde kendisi de böyle ölmek isterdi, sahnede, halkın gözü önünde" diye düşünüp teselli olacaktım. Annemlerse bir canlı izleme deneyimi daha yaşayacaklardı, bir kış günü Köşk Gazinosu'nda, insanların birbirini çiğnediği, geceyarısı yer kapma kuyruğuna girdiği bir aile matinesinde. Bir savaş anısı gibi uzun zaman dinlemiştik öncesini ve sonrasını birlikte gittikleri eniştemden.

Dün sayfalarını tek tek çevirdiğim kitapla hem Zeki Müren'i andım, hem de geçmişte kalan bazı anıları tazeledim, sizi de mahrum etmeyim dedim. Ne kadar iyiyim değil mi :)

6 yorum:

  1. Ne büyük şans ki canlı canlı da dinleme şansına erişmişsiniz.
    Sergiyi ben de gezdim ve içinde Zeki MÜREN geçen her şey gibi yine çok etkilendim.

    YanıtlaSil
  2. Evini gezerken çok duygulanmıştım.Manolyam şarkısı da ha dilimden düşmez...

    YanıtlaSil
  3. evde benden başka dinleyen olmasa da çok severim türk sanat müziğini. çok isterdim Zeki Müren'i canlı izlemeyi. malesef olamadı.

    YanıtlaSil
  4. Çocukluğumun yılbaşı gecelerini anımsadım. Uyuyakalırdım gece yarısı annem uyandırırdı Zeki Müren çıktı diye. Herkes seviyor diye ayılır izlerdim. Güzel yıllardı :)

    YanıtlaSil