Sayfalar

21 Mart 2022 Pazartesi

EKİNOKS, NEVRUZ, BAHAR / 21 MART

Antalya bizi bu kış iyi üşüttü, hele civara kar yağarken adeta dondurdu. Günlerdir süren soğuk bugün yerini güneşli bir havaya bırakınca fırsat bu fırsattır diyerek attık kendimizi dışarı, hafiften esen rüzgarı da pek ciddiye almadık. Rotamızı uzun tuttuk bugün, eve nisbeten uzak olan en sevdiğimiz parka yürüdük. 

Normalde yapraklar yeşermiş, yerler papatya dolmuş, çiçekli ağaçlar açmış, Kıbrıs akasyaları ponponlarını çıkarmış olurdu ama hiçbiri yoktu henüz. Yaprak dökmeyenler dışında tek yeşeren ağaçlar gölet kıyısındaki günnüklerdi, diğerleri henüz çıplaktı. Mercan ağaçlarında tek tük kırmızı çiçek vardı, geri kalanlar "Haftaya inşallah" diyerek göz kırptılar. Nasıl bahar başlangıcıysa bu?

 
Parkın yegane hüdayinabit çiçekleri bu sarışınlardı.


Şu arkadaş parktaki bu palmiyenin altını mesken edindi, elinde elektro sazı, üzerine oturduğu amfisi ve sesiyle eşlik ettiği türküleriyle ziyaretçilerin neşesine neşe katıyor (!) Biz geçerken Ankara yöresinden çığırıyordu, yüzümüzden anladı galiba Angaralı olduğumuzu 😃 Ekmek parası işte, bu vatandaş da çalıp söyleyerek üç-beş kuruş kazanma derdinde. 

Parktaki kedi popülasyonu mu artmış, bize mi öyle geldi, Mart nedeniyle konuklar mı gelmiş bilemedik ama bir kısmı göbüşü şişirmiş yüklü miktarda tüylü arkadaş güneş altında keyif yapıyorlardı. Hele bir grili beyazlı vardı ki bu kadar mı güzel olunur 🐈🐱
 


Buraneros blogdaşımız bugün "Martı Gölü Bale Süiti" adıyla çok keyifli bir yazı yazmış, tıklayıp okuyabilirsiniz. Bizim gezi de gölet etrafında dolaşınca bir nevi "Ördek Gölü Bale Süiti" oldu. Aslında üç baba kaz vardı, bembeyaz. Küçük bir kayanın üstünde şahane poz vermişlerdi ama telefonun zoomu ne yazık ki istediğim netliği verememiş, bu nedenle yukarıdaki ve aşağıdaki arkadaşlar oynadı balenin başrolünde 😃

Parkı boylu boyunca katedip Kültür Merkezi'nin yanındaki cafede kahve molası verdik, hem de biraz dinlenmiş olduk, eve döndüğümüzde telefonun bildirdiğine göre 13.000 adım atıp, 7 kilometre yürümüşüz.

Kahveleri bünyeye yollayıp yeterince dinlenince eve dönmek üzere yola düştük ama ayrılmadan önce bu tür postlarda Bey Dağları'nı görmek isteyenleri bu zevkten mahrum bırakmayayım:

Dönüşte haftalık rutinimizi gerçekleştirdik ve mahallemizin pidecisine uğradık. Pidecinin sahibi ile neredeyse akraba modundayız. Mekanı yıllar önce, oğlum daha ilkokula bile gitmezken babam ve oğlum keşfetmiş heyecanla "Sizi çok iyi bir pideciye götüreceğiz" diye gelmişlerdi. Hazırlanıp takıldık peşlerine annem, kardeşim ve Kocam Bey'le. Aaa, gide gide gittik ki gecekondudan hallice bir yer. Nasıl salaş, kocaman bir hayal kırıklığı, "Bu mudur yahu iyi dediğiniz pideci?" dedik. "Dükkanı mı yiyeceksiniz" dedi babam, "hele bir pidelerin tadına bakın". Baktık, bakış o bakış. O zaman, bu zaman aile pidecimiz oldu çıktı, hiçbir yerde o pidelerin tadını bulamıyorum. Sonradan dükkan yenilendi, düzenlendi. Kalfa usta oldu, kalfanın oğlu büyüdü, dükkana yardımcı oldu, getir-götür işlerine baktı, evlendi, çocuğu oldu, yani aile tarihlerine de şahidiz. Kendimiz abone olmakla kalmadık emekli olmadan önce okula yakın bir yerde yemek yenecek yer olmadığı için her gün onlarca pide siparişi vermeye başladık. Ticaret Lisesi'in resmi pidecisi haline geldi, hepimiz o süreçte kilo aldık 😃 Hala çocuklar ne zaman Antalya'ya gelse ilk işimiz oraya gitmek olur, vefalı müşterileriz anlayacağınız. Park dönüşü de kuşbaşılı pideleri yedikten sonra geldik eve, afiyetimiz olsun 😃

Bugün Ekinoks'un yanı sıra Dünya Şiir Günü imiş. O halde Turgut Uyar'ın "Ekinoks" isimli şiirinden birkaç dize ile bitireyim bu yazıyı:

"insan yaşlandıkça kurtulur" demiş birisi
korkudan, belki yılgınlıktan ve başka bir şeylerden
oysa yaşlandıkça bulunur mavinin en iyisi
akasya çürür, tren hızlanır, eller ufalır gibi
kim yitirir sözgelimi bir başkasının bulduğunu
evet kim yitirir, kim bulur
herhangi bir akşam alacası değil ki bu
 
Turgut UYAR

17 yorum:

  1. Pidecinin adını ve yerini de söyler misiniz? Antalya'da çok yakın arkadaşlarım var, onlara önereyim :)

    Turgut Uyar'ın bu şiiri de diğerleri gibi katmanlı, düşündürücü, anlamlı.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bahçeli Pide, 100. Yıl Bulvarı'ndan Turgut Reis Caddesi'ne dönünce birkaç blok ötede, kendi halinde bir mekan :) Bilhassa kuşbaşılı tavsiyedir.
      Turgut Uyar şiirleri hep katmanlı, hep anlamlı...

      Sil
  2. Kuşbaşılı pide en sevdiğim :) Afiyet bal şeker olsun Nurşen ablacım.

    Bu sene yaz geç geleceğe bekliyor. Kar gitti ayazı gitmedi hala bizde de. Mevsimler şaştı, ağaçlar, çiçekler hepten şaştı galiba.

    Mutlu bir gün diliyorum ♥

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sağol Şebocum. Çok bıktım ama inan olsun soğuktan, kıştan. Düşün bir de ben Antalyadayım yani, her şeye rağmen güneş var, yeşil var ama gerçek bahar gelsin artık.
      Aynı günden ben de sana diliyorum...

      Sil
  3. kıymalı yumurtalı en sevdiğim, aklımda olsun o pideci :) hüdayinabit ne ki :)

    YanıtlaSil
  4. Bir an içim ferahladı, ben de bu ne kış bu sene diye düşünüyordum, tek bir ağaçta ve o da epey uzak bir yerdeki bir ağaçta çiçekler görünce karalar bağlamıştım. Özellikle Sadece C. Almanya'dan bahar havaları estirince. Antalya'yı okuyunca şimdi kısmen içim ferahladı. Oraya gelmediyse bizim durum çok normal dedim. Fakat Beydağları ve o hattan görünüşleri, az görülür ve bulunur bir manzara ki yazılarınızda sıklıkla rastlamak hoş oluyor.:)

    Ayrıca, yazıma övgünüzü görünce heyecanlandım, sevindim elbette, ama şımarmayacağım öğretmenin; daha gayretli ve özenli olacağım:) Çok teşekkürler:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İç ferahlatan o günden sonra tekrar soğudu ama bugün güneşi gördük şükür, umarım öyle devam eder zira çocuklar Ankara'dan gelecek, üşütmeyelim onları :)
      İnanın Antalya'da ayrı kalınca en çok Beydağları'nı özlüyorum ve her seferinde ilk defa görmüşcesine keyifle seyrediyorum.
      Zaten geyretli ve özenlisiniz arkadaşım, keyifle okuyorum yazılarınızı.

      Sil
  5. Beydağları da Beydağları, başı pare pare dumanlısından hemi de. :))

    YanıtlaSil
  6. Bir gün sırf bu Bey Dağları'nı görmeye sebep geleceğim sanırım Antalya'ya, gel yerleşelim diyorum eşime ama daha ikna edemedim, bakalım kısmet. :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bekleriz, yazın kaçacak bir yeriniz olunca bu şehir çok keyifli, hele pandemi öncesi tadına doyulmazdı, festivaller, konserler, baleler, tiyatrolar, sinemalar. Ufaktan başladı bunlar ama ben hala kapalı mekanlardan kaçtığım için henüz o kıvama gelemedim.

      Sil
  7. Leylakdalım bizim burada da pideyi çok güzel yapan bir ustamıs var. Ama son zamlarla
    fiyat çok arttı,hatta son gittiğimde 2 lahmacun aldım. gözüm mkıymalı pidenin fiyatına kaydı, 70 tl
    Antalya piyasası daha çoktur belki ama ailece gitsen yesen , ne çok diye düşündüm. Artık pide, pizza bile yiyemez hale geldik.
    Ama sımsıcak Antalya fotoğrafları ne güzel. Bahar ve yaz gelsin istedim bir anda. ama mart bitmeden bizim buralarda bahar gelmez, bekleyelim :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bizim pideci insaflı imiş demek, boyut normal pidelere göre biraz küçük ama kuşbaşılıyı 36 liraya alıyoruz halen. Kıymalı daha ucuzdur. Mutlaka daha pahalı olduğu yerler de vardır ama biz pide yiyeceksek burayı tercih ederiz hep.
      Gerçekten bahar gelsin, yaz da mümkünse Ankara'da gelsin, zira Antalya'da yaz cehennem azabı...

      Sil
  8. Ne güzel vakit geçirmişsiniz. Bizim de çok sevdiğimiz bir pidecimiz vardı, geçen ay vefat etti araba kazasından. Aklıma o geldi. Resimler çok güzel. Haftaya ülke genelinde artacakmış, çoğu yer 15 derecenin üzerine çıkacakmış:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkürler. Bugün ısındı burası, güneş var, moraller düzeldi. Pidecinize üzüldüm, Allah rahmet eylesin. Sevgiler yolluyorum Antalya'dan...

      Sil