Sayfalar

24 Ocak 2017 Salı

ÇUKURLU ÇELINÇ 8

Birkaç gündür sabahları "takadak takadak takadak" sesleriyle uyanıyor ve uyku sersemi apartmanda kimlerin dikiş dikme olasılığı olduğu konusunda tefekküre dalıyorum. İlk daireden son daireye kadar hepsini geçiriyorum aklımdan ve bu olasılığın en yüksek olduğu kişinin kendim olduğu kanaatine varıyorum. Eh, ben de halihazırda yarı uyur olduğuma ve carpal tunnel sendromlu ellerimden dolayı dikiş makinemi bile evden atmış olduğuma göre "dikiş diken yok, peki bu ses ne?" diyerek kalkıyorum yataktan. Ayaklarımı yere bastığım anda da acı gerçek "dank!" diye iniyor kafama. Ne dikişi yahu, caddenin karnını yardılar, yoğun bakımda ve muhtemel ki uzun süre bitkisel hayatta kalacak. O "takadak" sesleri de devasa karın yarma makinalarından geliyor, adları her neyse, kepçe mi, dozer mi, beton kırıcı mı, bilemedim şimdi. 

Yağmur suyu drenaj çalışmaları başladı sokağımızın hemen paralelindeki caddede. Daha hava aydınlanmadan başlıyor takırtı ve gecenin ilerleyen saatlerine kadar devam ediyor. Asfaltın karnında koca mağaralar açıldı, içlerinde iş makineleri çalışıyor. İki adımlık markete gitmek için epeyce bir dolanmak gerekiyor. Toplu taşımaların güzergahları değişti, ortalık toz toprak içinde, bir de yağmur yağarsa tadından yenmeyecek. Arada sırada kesilen su da-ki geldiğinde lavabomuz bir süre Lara plajı moduna geçiyor akan kum yüzünden-işin bonusu. Daha önceki tecrübelerimize dayanarak öyle pek kısa sürede biteceğini de düşünmemekteyiz. Alışmak lazım gürültüye, hatta bakarsın o takadaklardan esinlenip beste bile yaparım. Çocukken bir film izlemiştim, başrolde Orhan Gencebay, kendisi nalbant ya da bir nalbantın yanında çalışıyor tam bilemedim şimdi. Nal çakılırken çıkan seslerden besteler üretiyordu. Benim ondan neyim eksik...dermişim 😀 Şimdilik beste yapamıyorum belki ama çukurun yanından her geçişimde "Kaz mezarcııı, deriiiin kaz, eeelleriiiin tiiiitremesin" şarkısını söylüyorum içimden. 

Gelelim günün Çelınç sorusuna:

-Bir dahaki hayatında kim olmak isterdin?

Ay istemem, istemem. Kendime bile zor tahammül ediyorken bir de başka birine uyum sağlamaya uğraşamam. Yine kendim olayım, hem tecrübelerimden yararlanır yaptığım salaklıkları bir daha yapmam belki. Yalnız ricam kaportanın biraz daha estetik, motorun da biraz daha sağlam olması şeklinde 😉


Ve giderken sizi Nuri Sesigüzel abimiz ve "Kaz Mezarcı" ile başbaşa bırakıyorum...

6 yorum:

  1. Yav.. hergün daha zor bu sorular.. napcaz...

    Atalet

    YanıtlaSil
  2. "Başkası olma kendin ol
    Böyle çok daha güzelsin"
    Demişti ya Tarkan, doğru söylemiş!
    Bence de en iyisi kendin veya benzeri olmak.
    :)

    YanıtlaSil
  3. Valla ben de zorlanmaya başladım sorularda...

    YanıtlaSil
  4. her sabah o gürültüyle uyanmak da zor olsa gerek
    umarım kısa zamanda biter çalışma ben de ekmekçi kız gibi ben de sana tarkan'dan başkası olma kendin ol şarkısını hediye ediyorum :)))

    YanıtlaSil
  5. Yine sen ol Nurşen Abla :)

    YanıtlaSil
  6. Biz 3-4 ay dinledik o takırtıları, gittiler diye seviniyoruz :)

    YanıtlaSil