Sayfalar

3 Nisan 2011 Pazar

KEYİFLİ PAZAR


Bir Pazar nasıl geçer:

-Çok geç yatıldığı için sabah 11.00 de zor bela uyanılır ve yataktan sürünerek kalkılır.
-Peynirin tadı beğenilmediği için yapılan kahvaltıdan hiçbir zevk alınmaz, oysa ki kahvaltının mutlulukla bir ilişkisi olduğuna can-ı gönülden inanılır.
-Arka arkaya iki parti çamaşır aceleyle çamaşır makinesine tıkıştırılır; birinci parti asılır, ikinci partinin makineden çıkarılması için hane halkına talimat verilir.
-Yine aceleyle bir nescafe yuvarlanır, hazırlanılır ve evden çıkılır.
-Üçüncü adımda yağmur başlar, bir gün önce sokaktan 4 liraya temin edilen eflatun saplı, eflatun desenli şeffaf plastik şemsiye açılır, "Katibim" şarkısı sessizce terennüm edilerek ve şemsiye döndürülerek yola devam edilir.
-Çiçek açan ve hatta yapraklanan ağaç sayısında artış olduğu memnuniyetle gözlenir.
-Bir süre sonra yağmurun durduğu ve şemsiyenin boşyere başın üzerinde taşındığı farkedilip kapatılır ve  baston işlevinde kullanılmaya başlanır.
-Sokakların ne kadar kalabalık ve seyyar satıcıların ne kadar çok olduğuna şaşırılır.
-Horoz şekeri satıcısı görülüp bir kez daha şaşırılır.
-Nisan ayı itibarıyla sokaklarda yiyecek olarak simit, bardakta mısır, elma ve horoz şekeri, kestane ve ilaveten çağla satıldığı tesbit edilir.
-Sonunda metro istasyonuna ulaşılıp Ankaray trenine binilir, birkaç dakika sonra inilecek istasyona ulaşılır.
-Bir gün önce kararlaştırılmış buluşma için sevgili blogger arkadaşım Hüznün Tadı'nı beklemek üzere Liva Pastanesi'ne yerleşilir.
-Bekleme süresi uzayınca bir karışıklık olduğu anlaşılır ve neyse ki pastanenin aynı adı taşıyan biraz ilerideki diğer şubesinde buluşulup muhabbete başlanır.
-Uzun uzun sohbet edilir, gülüşülüp konuşulur. Oturma süresi uzayınca genç garson tarafından ekstra ikramla ödüllendirilir ya da artık gidin demeye getirilir:))
-Böyle sıcak ve güzel insanlarla tanışmaya vesile olduğu için blog alemine teşekkür edilir.
-Güzel bir Pazar günü böylece sona erer, gökten üç elma düşer, üçünü de ben yeriiiiiiiim:))

24 yorum:

  1. Tahliyeme az kaldı Leylak Dalım tahliye edilince görüşelim yetti uzaktan izlemek artık:)

    YanıtlaSil
  2. oyle ozeniyorum ki baska blogcularin bulusup gorustugunu gorunce...

    YanıtlaSil
  3. Çok eğlendim okurken.

    O şemsiyeler var ya İstanbul'da 5 lira.

    YanıtlaSil
  4. Ne güzel geçmiş gün, darısı başımıza :)

    YanıtlaSil
  5. Canım kahve istedi şimdi..Resim çok hoş ..Güzel bir çiçek ve kahve..Ve güzel bir sohbet..

    YanıtlaSil
  6. Ne güzel çiçekler! İçim açıldı bu kasvetli havada, sağolasın Leylak Dalı :)

    YanıtlaSil
  7. Çiçekler çok güzel görünüyor. Ama o elmanın üçü de size kalmıyor bence. Birini, bu yazıyı okuyanlar olarak, aramızda paylaşıyoruz :)

    YanıtlaSil
  8. Parpali,
    elmaların tamamını size veririm, yeter ki isteyin:)))

    YanıtlaSil
  9. Selen,
    Teşekkürler...
    İmkanım olsaydı o çiçekleri buketiyle yollardım sana ama mümkün değil, o yüzden sevgilerimle yetineceğim:))

    YanıtlaSil
  10. Süs Payı,
    Profil resmine bayıldım desem, hüzünlendim, gülümsedim, bir garip oldum desem. Fatoş ha, çocukluğumun dolma bukleli çizgi kahramanı, Basri'nin becerikli karısı. Ah ne oyunlar kurdum en onun gazeteden kestiğim figürleriyle...
    Neyse siz şimdi ben yapmışım gibi bol köpüklü bir kahve yapıp için en iyisi:))

    YanıtlaSil
  11. Ülkü,
    Güzeldi gerçekten. Olsun olsun, darısı başınıza olsun...

    YanıtlaSil
  12. Kunecim,
    Sağol prensesim.
    Şemsiyeler burada da 5 liraydı ama pazarlık yaptık ne haber:)))

    YanıtlaSil
  13. A-H,
    Ah keşke mümkün olsa da seninle de oturup kahveli bir muhabbet yapabilsek abla-kardeş, ne güzel olurdu. Dur bakalım zaman neler gösterir, belki de mümkün kılarız günün birinde. Şimdilik kocaman sevgilerimi kabul et:))

    YanıtlaSil
  14. Ebrucum,
    Bekliyorum canım, tahliye sonrası görüşmek üzere:))

    YanıtlaSil
  15. O geçilen yollar gözümde canlandı :) Afiyet olsun....

    YanıtlaSil
  16. pazar günleri yagmur yagmasini seviyorum - ama evden cikmam gerekiyorsa sevmiyorum. zaten mesela evde olunca yagmur yagsa, cikinca yagmasa. pazar sendromu olmasa ve horoz sekeri nedir aylin keske bilse :)

    YanıtlaSil
  17. Ben d eçok seviyorum blog buluşmalarını şimdilik okumakla teseli buluyorum ama:)

    YanıtlaSil
  18. günlerini dolu dolu geçirmeyi bilen nadir insanlardansın
    gıpta ile izliyorum
    nazar değmesin canım
    tüüü tüüü tüüü maşallah :)))
    öptüm seni

    YanıtlaSil
  19. İlahi Leylak dalı ne hoşsun....Sevgiyle...

    YanıtlaSil
  20. Tatlıhayat,
    Teşekkürler, benden de sevgiler...

    YanıtlaSil
  21. Maviannecim,
    Teşekkürler güzel sözlerin için. Hiçbirimize nazar değmesin inşallah. Yarın görüşmek dileğiyle...

    YanıtlaSil
  22. Özlem,
    Haydi sen de Antalyalı bloggerleri örgütle:))

    YanıtlaSil
  23. Ayci,
    Ben bu ara hiçbir gün yağan yağmuru sevmiyorum. Güneş açsın artık, valla usandım:))

    YanıtlaSil
  24. Mavi Balon,
    Sağol canım. Sen de artık Ankaralı oldun sayılır, öğrendin yolları falan:))

    YanıtlaSil