Sayfalar

25 Kasım 2022 Cuma

HAFTA DÖKÜMÜ / 25 KASIM

Güne raftan eviyeye atlayarak intihar eden tabağın cam kırıklarını toplayarak başladım. Hayat senin sevgili tabağım, istediğin tasarrufu yapabilirsin üstünde ama kalıntılarını da yanında götürsen iyiydi. Hazırladığım kahvaltıma bile sıçradın yani. Doğranmış domatesleri yeni baştan yıkatıp peynirleri duşa sokturdun. Yerlere saçılan, balkona kadar uzananları saymıyorum bile. Bir saatimi aldı neredeyse temizlemek. Ben canım burnumda cam temizlerken abone kumrumuz da balkon korkuluğuna konmuş çipil gözleriyle "Hani mama?" diyordu. "Önce cam, sonra canan, az bekle" dedim, anladıysa ne âlâ, anlamadıysa kendi bilir. Sonunda işim bitti, kumruların ekmeklerini ufaladım balkon denizliğine, uçup geldi deminki, "Guguuk guk, guguuk guk" diyerek partnerine sinyal verdi, çok geçmeden o da teşrif etti, yumuldular yemeğe. O sırada yandan yanaşan bir başka kumru kanat darbesiyle ekarte edildi, birtakım gurultulardan anladığım "Özel alan, girilmez" demeye getirdiler. Serçeler uyanık, bunlarla muhatap olmuyor, uçup geliyor, pike yapıp bir lokma kapıp gidiyor, uygun bir yerde yiyor. Kargalardan sonra en uyanık kuş türü serçe bence. Geçen yılki Hint bülbülleri ise kayıp, belki kışın şenlendirirler yine bizi. 

Bu hafta ev kuşu modundaydım. Hafta sonunu Umut Efendi'nin istediği atkıyı örerken tüm bölümleriyle bir dizi izleyerek geçirdim. "Family Secrets" isimli, düşünmeden izlenecek, dikkat dağıtmadan atkıya eşlik edecek sabun köpüğü bir şeydi. Örgü örmediğim zamanlarda da "Stoner" isimli kitabını çok sevdiğim John Williams'ın "Yok Geceden Başkası" adlı novellasını ve Brenda Lozano'nun "İdeal Defter"ini okudum. İlki için "Stoner"den sonra "Eh!" diyebilirim. "İdeal Defter" ise ilginçti, kurgu dışı bir metin, kahramanın İspanya'ya giden ve dönüşü geciken kocası Jonas'a hitaben tuttuğu, "İdeal Defter" olarak nitelediği defterlerine düştüğü ilginç notlar, anekdotlar, düşünceler ve alıntıları içeriyordu. Çok rağbet gören bir kitap ama bana çok hitap etmedi açıkçası. 

Hafta içinde evden çıktığım tek gün pazartesi oldu. PTT şubesine bir kargo vermem gerekliydi, yanlış saat seçmişim. Öğle tatilinin hemen sonrası tıklım tıklımdı küçücük mekan. Herkesin kargo gönderesi tutmuş, ben de iliştim kuyruğun ucuna. Dışarda hava sıcak ve nemli, içerde ise daha sıcak ve nemli idi. Kargosunu düzgün kapatmayan, göndereceği adresi bilemeyip şubede telefonla öğrenmeye çalışan, kimlik numarasını alındıya yazmayan derken iş uzadı da uzadı. Sıra bana geldiğinde saçımdan akan terler yakamı sırılsıklam etmiş, bunalmanın son aşamasına gelmiştim, "İmdat!" diye bağıracaktım ki sonunda bankonun önüne geçebildim. Görevli beni tanıyordu, işimi çabucak halletti, çıkıp bir "Oh!" çektim ama daha yapılacaklar vardı ve terden giysilerim üstüme yapışmıştı. Eve dönmeye üşenip devam ettim. Banka şubesine uğrayıp para çektim, bir-iki ufak alışveriş yaptım, çiçekçinin önünden geçerken bir göz attım ama fiyatları muhtemelen "Öğretmenler Günü" yaklaşıyor diye tavana çekmişler, göz atmakla kaldım. Çalan telefonuma yol üstündeki küçük çocuk parkına girip cevap verdim. Sokaklar henüz yazdayken burası sonbahara dönmüştü:


 
 

Çiçekçiden alamadığım çiçekleri sanal markete ısmarladım, bir demet karanfil ve bir saksı fuşya-beyaz sıklamen. Görevli genç karanfilleri öyle bir sundu ki sanırsın çiçekleri kendisi bizzat almış 😃

Haftanın kalan günlerini yan gel-yat modunda geçirdim, yegane etkinlik yemek yapmak, kırmızı pancar turşusu kurmak ve 1,5 kilo kadar yeşil zeytini taşla kırmak oldu. Ödülünü kol ağrısı olarak aldım. Malum dün Öğretmenler Günü'ydü, artık öğretmen olduğumu kendim bile unutsam da hatırlayanlar sağ olsun telefonla, mesajla yalnız bırakmadılar ve sonunda bugün elektrik süpürgesini açıp ardından yerleri sildim. Birazdan kitabımı alıp "Dejavu/Menekşe Toprak", köşeme çekileceğim. Hepinize iyi bir hafta sonu diliyorum...


17 yorum:

  1. Ah bu ev kazaları! Geçmiş olsun Leylakcığım, neyse ki kesiksiz beresiz bir kırılma olmuş.
    Stoner'ı ben de çok sevmiştim ve diğer kitabını geçen hafta kızımla YKY Kitapçısını tavaf ederken görmüştüm. Başka bir dolu kitap alınca da ona sıra gelememişti, isabet olmuş demek ki. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ya ben mi biraz sakarım, mutfak eşyaları mı intihara meyilli bilemedim, kırılana yanmıyorum da temizlemesi dert. Valla bence almaya değmez kitap, bir Stoner kesinlikle değil...

      Sil
  2. Özel alan, girilmez :) Öğretmenler günün kutlu olsun.

    YanıtlaSil
  3. Ev kazası için geçmiş olsun, kitapları da bende sipariş vereceğim...

    YanıtlaSil
  4. ay ne güzeldir şimdi babaannenin ördüğü atkıyı takmak :) ne şahane :) ellerinize sağlık öğretmenim

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hemen takmış kuzucum boynuna ama hasta oldu eve kapandı, kreşe de gidemiyor haliyle, atkı beklemede o yüzden :) Sağol Şulecim, dilerim bir gün sana da kısmet olur böyle atkılar örmek toruncuklara :)

      Sil
    2. Şule Hocama katılıyorum, bence de babaanne örgüsü her zaman bir başka olur <3 içim sıcacık oldu :)

      Sil
    3. Sevdi sanırım Umut kuşum ama çocuk hastalıktan fırsat bulup okula gidemedi ki taksın, ilk gün taktığıyla kaldı. Neyse bugün gitmiş okula toparlamış biraz, sevindim...

      Sil
  5. Ah kaçırmışım. Geçmiş öğretmenler gününüz kutlu olsun Leylak Dalıcığım. :)
    İlk paragrafa bayıldım. Geçmiş olsun. Yahu bir kurşun mu döktürseniz n'apsanız acep? Bilimsel önerilerin sonu yok! :D
    Stoner sevildi diye anladım. Yeni yılda bana sıra gelecek mi bakalım. :) Sevgiler çok..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim Neslihancım, geçmiş olması hiç önemli değil, düşünmen yeter, zaten benim öğretmenlik de geçmişte kaldı :) Gerçekten kurşun döktürmelik oldum yani, sakarlığı nazara bağladık esasen :) Stoner çok iyi bir kitap, sıkı tavsiye. Benden de çok sevgiler...

      Sil
  6. Geçmiş Öğretmenler Gününüz kulu olsun Öğretmenim :) Hızla akan hayatın içinde tam gününde yakalayamadım ama o gün kalbimden geçtiniz :)

    İlk cümle ile gülümsemeye başladım ve paragraf bitene dek güldüm :) Bayılıyorum anlatım dilinize; ellerinize, kollarınıza ve hatta dizlerinize sağlık diyeyim :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkürler canım, kalbinizden geçmem ne mutluluk, var olun. Yazı ile ilgili duygu ve dileklerinize ayrıca teşekkür ediyorum, itici faktörsünüz yazmam için. Çok sevgiler...

      Sil
  7. Öğretmenler gününüz kutlu olsun öğretmenim. ❤️ :) Biraz geç kaldım ama kusuruma bakmayın.

    YanıtlaSil
  8. Öğretmenler günümüz kutlu olsun Leylakdalım! Seneye kısmetse bende emekli öğretmenler kervanına katılacağım eyt çıkarsa. Kargo anını ve mekanını anlatmışsın ya, aynı bizim burada da öyle. geçen gittiğimde birse yardım mı ne dağıtılıyormuş, her kadının eteğinde ikişer üçer çocuk. zaten okuldan çıkmış, kafam şişmiş durumdaydı orada da çığlık çığlığa sesler, ortam bunaltıcı sıcak, benim zaten sıcak basmalarım tavan yapmış, ben de imdat düzeyine gelmiştim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sağolasın pembelim :) Sağlıkla, huzurla emeklilik kervanına katılmanı diliyorum, gerçekten şahane bir olay emeklilik. Zamanın kendine kalması, özgürce yaşamak, tüm yapmak istediklerine vakit bulmak, emeklilikte sıkılanlra şaşıyorum. Kargo şubeleri mi, illallah...

      Sil