Sayfalar

12 Haziran 2009 Cuma

FİYONKLU İSTANBUL DÜRBÜNÜ

Gül İrepoğlu'nu bir yazar olarak hiç tanımıyordum. Kitabı almama kapağının çekiciliği ve isminin ilginçliği sebep oldu. İyi ki de almışım, öylesine bir anılar deryasına dalıp gittim ki anlatılamaz. Okuduğum her satır beni çocukluğuma taşıdı. Bende iz bırakan kitaplardan oynadığım oyuncaklara, giydiğim giysilerden yediğim yemeklere kadar ne varsa önümde resmigeçit yaptılar. "Halime" romanı örneğin, defalarca okuduğum, üzerine hayaller kurduğum, hala kitaplığımda saklı duran kitap. Yazar içindeki resimlerden birini eklemiş ilgili bölüme, neredeyse ağlayacaktım görünce. Bunca yıldır bir Allah kulundan ne adını, ne bahsini duymuştum oysa. Yine bir başka bölümde kağıttan kesilip üzerine yine kağıttan giysiler giydirilen bebeklerden bahsediyor ki, aynı bebekle yıllar yılı oynadım. Çocukluğunun geçtiği köşkü ve köşkün bahçesinde oynadığı oyunları anlatıyor, hemen kendi çocukluğuma dönüp yaz tatillerimi geçirdiğim büyük teyzemin bahçesine gittim, kocaman elma ağaçlarının koyu gölgesinde geçen dingin yaz öğleden sonralarının tadına doyulmaz sohbetlerini özledim, ağaçlara tırmandım, elim yüzüm meyve yemekten kirlendi, oyun oynarken parmağıma vurduğum kocaman taşın düşmesine neden olduğu tırnağımın dibi sızladı sanki o günü yaşarmış gibi. Giysilerimi hatırladım; basenden kloş etekli elbiselerimi, volanlı kollu bluzlarımı, kareli pantolonlarımı, sipsivri ve upuzun yakalı gömleklerimi, kırmızı-beyaz puanlı, küt burunlu ilk topuklu ayakkabılarımı. Hasılı Gül İrepoğlu beni çocukluğumun o eşsiz dünyasına aldı götürdü.
Eğer yaşınız 40 ın üstündeyse bu kitabı okuyun derim, kendinizden mutlaka birşeyler bulacaksınız. Yok daha küçükseniz yine de okuyun, okuyun ki bir kuşak önceniz nelerle mutlu olmuş bilesiniz.
FİYONKLU İSTANBUL DÜRBÜNÜ-GÜL İREPOĞLU
Doğan Kitap/2009 320 sayfa Anı/Roman
Ek: Fotoğrafta kitabın yanında görülen küçük yeşil köpek de 20 yıl sonra bir kutudan tesadüfen çıkan bir çocukluk anısıdır...

3 yorum:

  1. Sevgili Nurşen
    Tüm seçimlerin, dilin anlattıkların o kadar gerçek ki... gözlerimden süzülen yaşlarla senin satırlarınla ben de bir yolculuğa hemencecik çıkıverdim. Kitabı hemen okumak için sabırsızlanıyorum. İyiki varsın... Blog sayfan ve gelecek diğer çalışmaların için seni yürekten kutluyorum, tüm güzellikler seninle olsun...
    L.Füsun Özsoy

    YanıtlaSil
  2. sevgili nurşen,
    O kağıtlardan kesilip giydirilen bebeklerle ben de oynadım. Veee O yeşil köpeğin turuncu rengide bende var çocukluk oyuncağım. ne tesadüf.

    YanıtlaSil
  3. Şenizcim o yeşil köpek kardeşimindi, sanırım sen yaşlardadır o da, ondan oğluma intikal etmişti, koymuşuz bir koliye, bir temizlik faaliyeti sırasında ortaya çıkıp duygulandırdı beni. aman aman o kağıt bebekler, ne çok oynadım, olsa yine oynarım:))

    YanıtlaSil